Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/13475
Karar No: 2014/10569
Karar Tarihi: 05.06.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/13475 Esas 2014/10569 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2013/13475 E.  ,  2014/10569 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 14/03/2013
    NUMARASI : 2011/975-2013/137

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı davacı vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. M.. Y.. ile davalı vek. Av. B. Y.."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-
    Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine bonoya dayalı takip başlattığını, davalının bono keşidecisinden alacağını alamayınca işyerini basarak tehdit ve zorla müvekkilini takibe konu bonoya kefil yaptığını, bu durumun bononun tanzim tarihinden birkaç ay sonra gerçekleştiğini, konuyla ilgili şikayette bulunulduğunu belirterek müvekkilinin takibe konu bonodan ve daha sonra açılan Beykoz İcra Hukuk Mahkemesin"ce müvekkili aleyhine hükmedilen %40 tazminattan dolayı borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, hazırlık soruşturması sonunda takipsizlik kararı verildiğini, davacının İcra Hukuk Mahkemesinde borcunu açıkça kabul ettiğini, davacının kefaletinin müvekkiline yapılan ev satışından komisyon alarak aracılık yapmasından kaynaklandığını, sözkonusu evin ise üzerindeki ipotek nedeniyle alacaklısı banka tarafından satılması sonucu müvekkilinin mağdur olduğunu ve senedin takibe konulduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere göre, olayın görgü tanığı Selahattin Kaya"nın beyanında da belirttiği üzere davalının “bu senedi imzalayacaksın yoksa buradan kimse sağ çıkamaz” şeklindeki sözleri üzerine davacının dava konusu bonoyu imzaladığı, dolayısıyla BK"nun 30. maddesinde belirtildiği gibi ağır ve derhal vuku bulacak bir tehlikeye maruz kalan davacının dava konusu bonoyu kefil olarak imzaladığının belirlendiği gerekçeleriyle davanın kabulüne, davacının takibe konu bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    6098 sayılı TBK"nun 39/1 maddesi “Yanılma veya aldatma sebebiyle ya da korkutulma soncunda sözleşme yapan taraf, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemezse, sözleşmeyi onanmış sayılır.” hükmünü içermektedir.
    Somut olaya gelince davacı, davalı yanın kendisini tehdit ederek dava konusu bonoyu aldığını iddia etmiş, mahkemece de dava konusu bononun davacıdan tehditle alındığı kabul edilmiştir. Ne var ki, anılan yasa hükmündeki hak düşürücü süre mahkemece gözetilmemiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, anılan yasa hükmü gözetilerek iş bu davanın hak düşürücü sürede açılıp açılmadığı üzerinde durularak bir hüküm vermekte ibarettir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının vekilinin diğer, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesin, 05.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi