23. Hukuk Dairesi 2013/2631 E. , 2013/4013 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin eski yönetim kurulu üyeleri olan davalıların, kooperatif üyelerinden habersiz olarak dava dışı arsa sahipleri ile ....03.1998 tarihinde ek sözleşme imzalayarak inşaat alanını arsa sahipleri lehine %... oranında fazlalaştırdıklarını ve karşılığında da ....100.000 DM"ye anlaştıklarını, ek anlaşmayla yapılan fazla inşaat bedelini davalıların bir şekilde kooperatif üyelerinin cebinden karşıladığını ve sözleşmeyle kararlaştırılan bedeli kooperatif kayıtlarına geçirmeyerek zimmetine geçirdiklerini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 400.000 Euro"nun davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, öncelikle TTK"nın 309. maddesi uyarınca davanın zamanaşımına uğradığını, arsa sahipleri ile ek sözleşme yapıldığının davacı kooperatifin bilgisi dahilinde olduğunu, bu hususta 2001 yılı genel kurulunda bilgi verildiğini, dava dışı arsa sahiplerinin sadece 400.000 DM ödendiğini, bu paranın da davacı kooperatif hesaplarına değişik zamanlarda yatırıldığını ve imalat harcamasının bu paradan yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ....03.1998 tarihli ek sözleşme ile kooperatifin fazladan imalat yapma yükümlülüğü altına girdiği ancak bunun karşılığında arsa sahiplerinin kooperatife ....100.000,00 Alman Markı ödemeyi taahhüt ettikleri, bu sözleşmenin kooperatif defterlerine işlenmediği, 07.07.2002 tarihli olağan genel kurul toplantısında kooperatif üyelerinin sözleşmeden haberdar oldukları, o tarihte kooperatif başkanı olan davalı ..."ın ek sözleşme kapsamında ....000.000,00 Alman Markı aldığını kabul ettiği, arsa sahiplerinden halen 700.000,00 Alman Markı alacakları olduğundan bahsettiği, böylece kooperatif üyelerinin haberi olmadan kooperatifin ek sözleşme ile sorumluluk ve yükümlülük altına sokulduğu, bu doğrultuda üyelerin fazladan ödeme yaptıkları, ... ve ..."in yargılaması için açılan davada, ..."un zimmet suçundan beraatine karar verildiği, davalı ..."ın 400.000,00 Alman Markını aldığı ve kooperatif hesabına geçirmediğinin anlaşıldığı, bu davalı hakkında bu miktar yönünden davanın kabulü gerektiği, her ne kadar davacı vekili 400.000,00 Euro talep etse de ek sözleşmenin Alman Markı karşılığında yapıldığı, dava dilekçesinde sözleşme tarihi itibariyle tazminat talep edildiği ve dilekçe ekinde döviz kurlarının konulduğu; diğer davalı ... yönünden ise yürürlükten kaldırılan Türk Ticaret Kanunu"nun 309. maddesine göre
zamanaşımı süresinin ... yıl olduğu, kooperatifin ek sözleşmeden 07.07.2002 tarihli olağan genel kurulun yapıldığı tarihte haberdar olması sebebiyle zamanaşımı süresinin bu tarihten başlayacağı, 07.07.2002 tarihinden davalı ..."un şikayet edildiği 05...2004 tarihine kadar ... yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, her ne kadar ..."un cezalandırılması istemi ile şikayette bulunulmuş ise de bu ... yıllık sürede şikayet yapılmadığından ceza zamanaşımının açılan davadaki zamanaşımını uzatmayacağı, kaldı ki ek sözleşmenin tarihi olan ....03.1998 tarihinden şikayet tarihi olan 05...2004 tarihine kadar azami ... yıllık sürenin de geçtiği gerekçeleriyle, davalı ... aleyhine açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, diğer davalı ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile 93.780,40 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
...) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin, davalı ..."a yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
...) Davacı vekilinin davalı ..."e yönelik temyiz itirazlarına gelince,
Dava, kooperatif yöneticisinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkindir.
6762 sayılı TTK"nın 340. maddesi yollaması ile 309/son fıkrasında "Mesul olan kimselere karşı tazminat istemek hakkı davacının zararı ve mesul olan kimseyi öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde zararı doğuran fiilin vukuu tarihinden itibaren beş yıl geçmekle müruruzamana uğrar. Şu kadar ki; bu fiil cezayı müstelzim olup Ceza Kanunu"na göre müddeti daha uzun müruruzamana tabi bulunuyorsa tazminat davasına da o müruruzaman tatbik olunur." hükmü düzenlenmiştir. Ayrıca doktrinde ve yerleşmiş yargısal inançlarda kabul edildiği gibi, tazminat davalarında, daha uzun süreli ceza davasına ilişkin zamanaşımının uygulanabilmesi için fail hakkında ceza kovuşturmasının yapılması ve mahkumiyet kararı verilmiş olması, zarar görenin o davada tazminat yönünden bir talepte bulunması zorunluluğu bulunmamaktadır.Sanığın mahkumiyet kararından önce veya sonra ölmüş olması da sonuç etkili olmayıp, mirasçılar bakımından, uzamış zamanaşımı süresi uygulanır. Ceza Kanununda öngörülen daha uzun zamanaşımı (uzamış zamanaşımı) süresi, her halde olay tarihinden itibaren işlemeye başlar; sürenin işlemeye başlaması için, zarar görenin zararı ve onun failini öğrenmesi koşulu aranmaz. Eylemin ceza kanunlarına göre suç sayılması, yani cezalandırılması kabil bir fiilin işlenmiş olması yeterlidir. Zira, açılmış bulunan ceza davasında ceza zamanaşımı süresi doluncaya kadar zarar görenin ceza davasına müdahale ederek şahsi hak talep etme yetkisi bulunduğundan, ceza davası sonuçlanmadan açılmış bulunan hukuk davasında uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanması gerekir.
Somut olayda, mahkemece, davacı kooperatifin 1998 tarihli ek sözleşmeden 07.07.2002 tarihli olağan genel kurulda haberdar olması sebebiyle ... yılık zamanaşımı süresinin zarar gören tüzel kişiler bakımından dava açmaya yetkili organ olan genel kurulun eylemi ve faili öğrendiği bu tarihten itibaren başlatılması doğru ise de, davalı ... hakkında zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlarından yargılanması için ... .... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2007/44 E. sayılı dosyasında dava açıldığı, ceza mahkemesince, 08...2012 tarihinde davalı ..."in zimmet suçundan beraatine, atılı görevi kötüye kullanma suçunun ise zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildiği, davacı vekilinin beyanına göre dosyanın temyiz edilmekle ..."da olduğu ve henüz kesinleşmediği
anlaşılmıştır. Davalı ... hakkında ceza yargılamasına konu zimmet suçunu oluşturan eylemler ile işbu dava konusu eylemler aynı olup, zimmet suçu şikayete bağlı suçlardan olmadığından, bu suça ilişkin ceza zamanaşımı süresi içinde tazminat davası açılmasının mümkün olduğunu ve davanın zimmet suçunun işlendiği 1998 yılında başlayan ceza zamanaşımı süresi içerisinde açıldığını gözden kaçıran mahkemenin zamanaşımı süresinin geçtiği yönündeki gerekçesinde isabet bulunmamaktadır.
Öte yandan, BK"nın 53. maddesi ve ..."ın istikrar kazanmış içtihatlarına göre, hukuk hakimi gerek ceza hakiminin belirlediği kusur oranı ve gerekse delil yetersizliğine dayalı beraat kararı ile bağlı değil ise de, sanığın isnat edilen eylemi işlemediğinin kesin olarak tespiti olgusuna dayalı beraat kararı ile o eylemin hukuka aykırılığını ve failini belirleyen mahkumiyet kararının bu yönleri ile bağlıdır. Mahkemece, anılan madde hükmü koşulları üzerinde durulması, beraat kararının delil yetersizliğine dayalı olup olmadığının belirlenmesi, mahkumiyet kararı verilmesi yönünde bir bozma olasılığı nedeniyle ... .... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2007/44 E. 2012/178 K. sayılı dosyasının kesinleşmesi beklenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yönden de eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
...- Davacı kooperatifin unvanı, "... Turizm Geliştirme Kooperatifi" olduğu halde, karar başlığından HMK"nın 297/...-b maddesine aykırı olarak unvanın eksik yazılması da doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin davalı ..."a yönelik hükme ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddine, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ..."e yönelik hükme ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, yasa gereği (re"sen) BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ....06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.