11. Hukuk Dairesi 2014/17083 E. , 2015/2333 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
( TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA )
Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/07/2014 tarih ve 2013/756-2014/427 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka şubesi nezdinde hesabı bulunduğunu, davalı banka şubesinde görevli dava dışı kişi olarak kendisini tanıtan kişi facebook üzerinden yazışmaya geçerek müvekkilinden kart ve şifre bilgilerini talep ettiğini, müvekkilinin de bilgileri verdiğini, bu aşamada müvekkilinin cep telefonuna gelen mesajlarla hesaptaki paranın başka hesaplara havale edildiğini öğrendiğini ileri sürerek, 34.590,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, bankaların objektif özen borcunun gereği olarak hafif kusurlarından dahi sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 34.590,00 TL"nin tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, banka nezdindeki hesaptan yapılan usulsüz havaleler nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, tüketici mahkemesi sıfatıyla davaya bakılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK"nın 4/(1)-(f) maddesi uyarınca, bankalar, diğer kredi kuruluşları, finans kurumları ve ödünç para verme işlerinden kaynaklanan davalar mutlak ticari davalardan olmakla dava, dava tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 23. maddesinde düzenlenen ve tüketici mahkemelerinin görevinde bulunan davalardan değildir. 6762 sayılı TTK’nın 5. maddesi uyarınca, bu davalarda görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesi olup, ticaret mahkemesinin bulunmadığı yerler bakımından ise asliye hukuk mahkemesidir. Bu durumda, davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.