18. Hukuk Dairesi 2014/9440 E. , 2014/12302 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/03/2013
NUMARASI : 2012/82-2013/102
Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Somut emsal alınan Y..K.. Mah.. 766 ada 1 parsel sayılı taşınmazın satış akit tablosuna göre, satışa konu yüzölçümü miktarı 710 m² olduğu halde bilirkişi kurulu raporunda bu miktarın 684,71 m² alınması suretiyle emsalin değerinin yüksek tespit edilmesi ve böylece dava konusu taşınmaza fazla değer verilmesi,
2-Dosyada mevcut O.. B.."nın 03.01.2013 tarihli yazı cevabına göre, bilirkişi kurulu raporunda emsal olarak incelenen 766 ada 1 parsel sayılı taşınmazın İmar Kanunu"nun 15 ve 16. maddeleri gereğince yola terk işlemi yapılarak % 6 oranında zayiat alınmış imar parseli niteliğinde olduğu belirtilmiştir. Dava konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla kadastro parseli olduğu anlaşıldığından; dava konusu taşınmazın emsalle karşılaştırma sonucu bulunan kamulaştırma bedelinden düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Bilirkişi kurulunca somut emsal alınarak incelenen Y..K.. Mah.. 766 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, dava konusu taşınmaz ile karşılaştırılması sonucunda, dava konusu taşınmazın emsal olarak incelenen taşınmazdan % 15 oranında daha değerli olduğu kabul edilmiş ise de, 2942 Sayılı Yasanın 11. maddesinin (d) bendi gereğince emlak vergi değerlerinin de dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılmasında göz önünde tutulması gerektiğinden, dava konusu taşınmazın ve emsalin emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerlerinin oranı ile bilirkişi raporunda değerlendirmeye esas alınan oran birbirinden fahiş ölçüde farklı olduğunda bu farklılık ve çelişki giderilmelidir.
Dosyadaki kayıtlara göre, dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas asgari m² değeri 114,51 TL, emsal alınan taşınmazın ise iki cephesi olup emlak vergisine esas asgari m² değerleri sırasıyla 201,53 TL ve 114,51 TL"dir. Emlak vergi değerleri, emsal olarak alınan taşınmazın dava konusu taşınmazdan daha değerli olduğunu göstermektedir. Buna göre, dava konusu taşınmazın en fazla emsal ile eşdeğer olduğunun tespiti gerekirken dava konusu taşınmazın emsalden daha değerli olduğu kabul edilerek vergi değerlerine ters düşecek şekilde yeterli, inandırıcı ve somut gerekçelere de dayandırılmayan rapor alınarak hüküm kurulması,
4-11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7. ve 13. fıkralarında “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir” ve “Bu fıkra hükmü, bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” hükmü getirilmiştir. Bu düzenlemeler karşısında Harçlar Tarifesi uyarınca maktu harca hükmedilmesi ve davacı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 08.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.