Esas No: 2019/7226
Karar No: 2022/805
Karar Tarihi: 24.01.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/7226 Esas 2022/805 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, \"kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma\" suçundan sanığa verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet hükmünün bozulmasına karar verdi. Hüküm öncesinde yürürlükte olan TCK'nın 191. maddesi ile belirlenen ceza miktarından, sonraki düzenlemelerin de etkisiyle sanık lehine sonuç doğuran CMK'nın 251. maddesi hükümleri gereğince cezanın dörtte bir oranında indirilmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca, sanık tarafından yapılan beyana dayanarak etkin pişmanlık hükmü uygulanması gerektiği, sanığın askerde olup olmadığının tespit edilmeden hüküm kurulmasının eksik araştırma olduğu belirtildi. Dolayısıyla, mahkeme kararı bozdu. Kanun maddeleri ise TCK'nın 7. maddesi ve CMK'nın 251. maddesi olarak belirtildi ve açıklayıcı bilgiler verilmedi.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BAKIRKÖY 45. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan TCK’nın 191. maddesinde sanığa isnat edilen suç için temel ceza miktarının "bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası" olarak belirlendiği; hükümden sonra yürürlüğe giren 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile başlığıyla birlikte yeniden düzenlenmiş olan 5271 sayılı CMK'nın "Basit Yargılama Usulü" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Asliye Ceza Mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir." şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanun'un geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan "01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz." şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19/08/2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas, 2020/33 sayılı iptal kararı ile, "...kovuşturma evresine geçilmiş..." ibaresinin, aynı bentte yer alan "... basit yargılama usulü..." yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanun'un 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; " mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir." şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibarıyla maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte
olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle sanığın hukuki durumunun "Basit Yargılama Usulü" yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2) Olay tutanağı içeriği ile dosyadaki diğer bilgi ve belgelere göre, aleyhinde yeterli ve kesin delil bulunmadığı aşamada, 3 metre uzağında, yerde ele geçirilen uyuşturucu maddeyi diğer sanıklarla birlikte kullanmak için satın aldıklarına ilişkin beyanı ile kendi suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardım eden sanık hakkında TCK’nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3) Sanığın 17/09/2015 tarihli savunmasında denetim tarihlerinde askerde olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla, sanığın denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında askerde olup olmadığı tespit edilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 24/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.