16. Hukuk Dairesi 2014/6959 E. , 2015/684 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "çekişme konusu 1499, 1500, 1501, 1542, 1543, 1544, 1864 ve 1931 parsel sayılı taşınmazların kök muris ...’dan intikal ettiği, dosyada bulunan ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1971/27-1972/89 sayılı ilamı ile ... terekesinin usulünce taksim edilmediği saptandığı, bu ilamın davacı, davalı ve tüm ... mirasçılarını bağlayacağı, ayrıca bu konuda ... Kadasro Mahkemesinde başka davaların da bulunduğu, ... terekesine ait tüm uyuşmazlıkların aynı dava ile görülmesi gerektiği belirtilerek davaların birleştirilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak ve davacı ... ... tarafından muris ...’dan intikal ettiği ve terekenin usulünce paylaşılmadığı iddiasıyla 486, 611, 768, 975, 976, 1667, 1819, 2625, 2890, 3973, 3974, 3975, 3976, 4671, 4790, 4918, 4919, 4921, 4922, 4964, 5119 ve 5134 parsel sayılı taşınmazlara yönelik açılan davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve çekişme konusu, 4922, 1819, 486, 2625, 4921, 768, 3976, 3975, 3974, 5119, 4671, 4918, 4919 parsel sayılı taşınmazların payları belirtilmek suretiyle muris ... mirasçıları adına, 2890 parsel sayılı taşınmazın baraj gölü altında kalması nedeniyle mülkiyetinin muris ... mirasçılarına ait olduğunun tespitine, 611 parsel sayılı taşınmazın davalı ... mirasçıları adına, 975, 976, 4790 parsel sayılı taşınmazların ... adına, 4964, 1819 parsel sayılı taşınmazların ... mirasçıları adına, 5134 parsel sayılı taşınmazın Hazine, 1667 parsel sayılı taşınmazın müdahil ..., 1499, 1500, 1501, 1542, 1543, 1544, 1864, 1931 3973 parsel sayılı taşınmazların davacı ... adına miras payı oranında kalan payların tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı- karşı davalı ..., yargılama sırasında ölen davalı ... mirasçıları dahili davalılar ... ve arkadaşları ile Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1- Hükmü temyiz etme hakkı, temyizde hukuki yararı bulunmak kaydıyla davanın taraflarına ve aleyhine hüküm kurulan üçüncü kişilere aittir. Somut olayda; hükmü
temyiz eden davalı Hazine çekişme konusu taşınmazların tespit maliki olmayıp bağımsız hak talebi ile çekişmeli taşınmazlar hakkında açılmış bir dava ya da yargılama sırasında eldeki davaya katılma talebi de bulunmadığı gibi, aleyhine bir hüküm de kurulmamıştır. Hal böyle olunca; davanın tarafı olmayan, hükmü temyizde de hukuki yararı bulunmayan Hazinenin temyiz inceleme isteminin REDDİNE,
2- a)Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre 1499, 1500, 1501, 1542, 1543, 1544, 1864, 1931 parsel sayılı taşınmazlara yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu parseller yönünden usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
b) 3973 parsel sayılı taşınmaza karşı ... tarafından dava açılmış olup Mahkemenin 31.10.1990 tarih ve 1989/22-1990/106 sayılı ilamı ile yargılama sırasında davacı ..."ın davadan feragat etmesi nedeniyle davanın reddine ve taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olduğuna göre taşınmaz hakkında yeniden hüküm kurulması isabetsiz olup davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü 3973 parsel sayılı taşınmaz yönünden hükmün BOZULMASINA,
3- Gerçek hak sahibi olarak Hazine adına tesciline karar verilen 5134 parsel sayılı taşınmaz temyiz incelemesinin kapsamı dışında olup temyize konu 486, 611, 768, 975, 976, 1667, 1819, 2625, 2890, 3974, 3975, 3976, 4671, 4790, 4918, 4919, 4921, 4922, 4964, 5119 parsel sayılı taşınmazlara yönelik ... ile ... ve arkadaşlarının temyiz inceleme taleplerine gelince; davacı ... çekişme konusu taşınmazların tamamının müşterek muris ... intikal ettiği ve terekenin usulünce taksim edilmediğini ileri sürerek tüm mirasçılar adına miras payları oranında tescilini talep etmiştir. Davalı ... çekişmeli taşınmazların bir kısmının eşi ... babası ... geldiğini, bu taşınmazların ... tarafından ... verildiğini, bir kısmının ise kendisi tarafından imar ihya edildiğini, Davacı ... da bir kısım taşınmazların kendisine ait olduğunu terekeye ait olmadığını ileri sürmüşlerdir. Mahkemece ... ve ... hangi parsellerin müşterek muristen kalmadığı hususu sorulup davalıların ileri sürdükleri bu iddiaları yeterince araştırılmaksızın mahallinde yapılan keşifte bu hususlarda yeterli açıklama alınmadan tek bir bilirkişinin beyanı ile yetinilerek hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için mahkemece, öncelikle davalıların savunmaları sorularak hangi taşınmazların müşterek muristen intikal etmediği hususları açıklattırılmalı, bu hususta delillerini bildirmeleri için kendilerine süre verilmeli bundan sonra mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek en az üç kişilik yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından davalıların iddiaları doğrultusunda her bir taşınmazın başında tek tek beyanları alınarak taşınmazların müşterek muris ... intikal edip etmediği, kim tarafından hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, zilyetliğin kimden kime ne sebeplerle geçtiği, taşınmazın öncesinde kime ait olduğu, kim tarafından imar-ihya edildiği, gibi çekişmeli taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini belirlemek yönünden gerekli hususlar da sorulup saptanmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsiz olduğu gibi kabule göre de; mahkemece gerekçeli karar içeriğinde 611, 975, 976, 1819, 4790, 4964 parsel sayılı taşınmazların tarafların ortak murisi ... geldiği, terekenin de usulünce taksim edilmediği kabul edilerek davanın kabulüne ve taşınmazların kök muris ... mirasçıları adına tescil edilmesi gerektiği belirtilmesine karşın, aynı gerekçenin içeriğinde anılan taşınmazların müşterek muris ... terekesine ait olmadığı 1819 ve 4964 parsel sayılı taşınmazların ..., 975, 976, 4790 parsel sayılı taşınmazların ..., 611 parsel sayılı taşınmazın ise ..."a ait olduğu kabul edilerek hüküm fıkrasında da taşınmazların ..., ... ve ... adlarına tesciline karar verilmesi ayrıca 1819 parsel sayılı taşınmaz hakkında hüküm fıkrasının 1. bendinde tüm ... mirasçıları adına, 5. bendinde ise ... mirasçıları adına tesciline şeklinde mükerrer karar verilmek suretiyle çelişki oluşturulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 06.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.