12. Ceza Dairesi 2019/9360 E. , 2021/1765 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Yaralama ve Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma
Hüküm : TCK"nın 89/4, 22/3, 62/1, 53/6 ve 179/3-2, 62/1, 50/4, 50/1-a, 52/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamına göre; 115 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın idaresindeki araçla yerleşim yeri içinde, bölünmüş, asfalt kaplama, düz, eğimsiz, aydınlatmalı yolda gece vakti seyir halindeyken, üç yönlü (T) kavşağa geldiğinde; kavşaktan kontrolsüzce çıkış yaparak seyir istikametine göre solundan gelerek düz devam etmekte olan katılanın idaresindeki araçla çarpışması şeklinde meydana gelen ve sanığın tam kusurlu olarak iki kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde, bir kişinin de ikinci derece kemik kırığı olacak şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği olayda;
A) Taksirle yaralama suçundan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanun"un 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekmekte olup, dava konusu olayda sanık tam kusurlu olmakla birlikte, yaralanan kişi sayısı, yaralanmaların niteliği, maddede öngörülen cezanın alt sınırı nazara alınmak suretiyle, cezada orantılılık ilkesi ile adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, alt sınırdan çok fazla uzaklaşılarak teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini;
2) Sanık hakkında tayin edilen temel cezanın bilinçli taksir hükümleri uygulanarak artırılması sırasında, bilinçli taksir oluşturan ihlalin yalnızca alkollü araç kullanmaktan ibaret bulunduğu gözetilmeksizin, TCK"nın 22/3. maddesi uyarınca temel cezanın 1/3 oranı yerine, 1/2 oranında artırılmak suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
3) 5237 sayılı TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca tayin olunacak güvenlik tedbirinin süresinin, fiilin ağırlığı ile orantılı, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun olacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sürücü belgesinin asgari hadden çok fazla uzaklaşmak suretiyle 2 yıl süre ile geri alınmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA,
B) Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre taksirle yaralama suçunun zarar suçu, TCK"nın 179/3. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun ise tehlike suçu olması, her iki suçun birlikte işlendiği hallerde, sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, suçlar için kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu kriterinin esas alınması gerektiği buna göre; sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde, sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi ya da şikayetten vazgeçme nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın TCK"nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının kabul edilmesi karşısında; yukarıda izah edildiği şekilde gerçekleşen olayda, sanığın bilinçli taksirle yaralama suçundan mahkumiyetine karar verilmesi ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu bakımından hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan da mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.