Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1567
Karar No: 2015/2308
Karar Tarihi: 20.02.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/1567 Esas 2015/2308 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/1567 E.  ,  2015/2308 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21/05/2014 tarih ve 2014/119-2014/116 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili tarafından, davalılar aleyhine açılan dava sonucunda, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince kabul kararı verildiği, söz konusu kararda yer alan ancak hüküm altına alınmayan ve varlığı tespit edilen alacak bakımından, davalılar hakkında ..... İcra Müdürlüğü"nün 2013/13156 Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız takibe, davalıların itiraz ettiklerini ileri sürerek, itirazın iptali, takibin devamı ve % 20"den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, ilama dayalı olarak ilamsız takipte ödeme emrine takip borçlularından .... ve ....."nin itirazı üzerine itirazın iptali talebinde bulunulmuş ise de, dayanak olan belgenin değerlendirilmesi veya takipte istenilen alacağın olup olmadığının tespiti için yargılama yapılmasının gerektiği, takibe dayanak belgenin ise yapılan yargılama sonucu verilen hüküm niteliğinde olduğundan ve mahkemece yargılama yapılması gereken bir uyuşmazlığın bulunmadığı tespit edildiğinden, gerek itirazın iptali talepli açılan dava dilekçesinin ve gerekse takip dosyasına sunulan itiraz dilekçelerinin içeriği ve hukuki nitelendirilmesi hakime ait olduğundan, sunulan itiraz içerikli olarak belirtilen dilekçeler şikayet olarak değerlendirilerek takibin akıbeti ile ilgili bir karar verilmesinin gerektiği, bunun da İİK 16 ve müteakip maddelerindeki şikayet çerçevesinde değerlendirileceğinden, dosya içeriği ve icra dosyasındaki belgeler nazara alındığında, uyuşmazlığın takip hukuku ve takip usulü ile ilgili değerlendirme yapacak olan İcra Müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde ve yasal süresinde talep halinde dosyanın görevli ..... İcra Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkili tarafından, davalılar aleyhine açılan dava sonucunda, mahkemece kabul kararı verildiğini, söz konusu kararda yer alan ancak hüküm altına alınmayan ve varlığı tespit edilen alacak bakımından, davalılar hakkında başlatılan ilamsız takibe, davalıların itiraz ettiklerini ileri sürerek eldeki davayı açmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda, değinilen gerekçe ile görevsizlik kararı verilmiştir.
    Dosya kapsamı itibari ile davacı tarafça, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi kararında tespit edilen alacak kısmına ilişkin olarak davacı tarafça davalı hakkında icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun itirazı üzerine eldeki davanın açıldığı ancak mahkemece söz konusu davanın bir icra hukuku kurumu olan şikayet yolu olarak değerlendirildiği anlaşılmaktadır. Oysaki, davacı tarafın açık talebi, icra takibine yapılan itirazın iptaline istemine yönelik olup, bu istemin şikayet olarak nitelendirilmesi mümkün olmadığı gibi ilamsız icra takibine konu edilen istemin Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiş bir karara dayandığı da göz önüne alındığında eldeki davaya bakma görevinin yine Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerinin görevine girdiği göz önüne alınmak suretiyle işin esasına girilerek, oluşacak kanaate göre sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi