Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/5962 Esas 2018/1499 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5962
Karar No: 2018/1499
Karar Tarihi: 15.02.2018

Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/5962 Esas 2018/1499 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir marka hakkına tecavüz suçu nedeniyle sanığın mahkumiyetine hükmetmiştir. Ancak, uzlaşma teklifinin hukuken geçerli olmadığı sonucuna varılmıştır. Ayrıca, suç ve karar tarihinde yürürlükte olan 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7 maddesi ile düzenlenen satışa arz etme veya satma suçu yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanması engel teşkil etmemektedir. Bu nedenle, sanık hakkında 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253 ve 254. maddelerinin uygulanması zorunlu hale gelmektedir. Sanık müdafiyesinin temyiz nedenlerinin yerinde görülmesi nedeniyle hüküm bozulmuş ve dosya yeniden değerlendirilmek üzere mahkemeye gönderilmiştir.
Detaylı kanun maddeleri:
- 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi: Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253 ve 254. maddelerindeki hükümlerin uygulanmasına engel olmadığı sürece, özel bir etkin pişmanlık hükmü olmayan suçlar için uzlaştırma kurumunun uygulanması zorunlu hale gelir.
- Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. ve 254. maddeleri: suçluların işledikleri suçlar nedeniyle görevli merciler tarafından yargılanması, cezalandırılması ve topluma kazandırılması sürecini
19. Ceza Dairesi         2017/5962 E.  ,  2018/1499 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Uzlaşma teklifinde bulunulduğu tarihte uzlaşma hükümlerinin uygulanmasına yasal olanak bulunmadığı halde, 17.03.2015 tarihli celsede katılan vekili ve sanık uzlaşmayı kabul etmediklerini beyan etmişlerse de, bir hakkın doğmadan önce kullanılması söz konusu olamayacağından, uzlaşma teklifinin hukuken geçerli olmadığı anlaşılmakla, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan (suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan) 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7 maddesinin aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinde düzenlenen satışa arz etme veya satma suçu yönünden de uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik CMK’nın 253 ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
    Kabule göre de;
    Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiinin, temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 15.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.