Davacı, iptal edilen kısmi yaşlılık aylığının yeniden bağlanmasına, borcu olmadığının tespiti ile aksine kurum işleminin iptaline  karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği mahkemenin görevsizliğine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davalı Kurum tarafından iptal edilen kısmi yaşlılık aylığının yeniden bağlanması ve Kurum tarafından fuzulen ödenen aylık nedeniyle geri istenen 7.059.57 TL borcunun bulunmadığının tespiti ile bu konuya ilişkin 1.5.2008 tarihli Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
Hal böyle olunca, uyuşmazlığın 506 sayılı Yasadan kaynaklandığı açık-seçiktir. 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 134.maddesi gereğince bu Kanunu uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görülür.İlamda yazılı düşünce ile uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümleneceğinden bahisle dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya  iadesine,   11.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.