23. Hukuk Dairesi 2013/3418 E. , 2013/3898 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife üye olduğunu, ....06.1998 tarihli listede üyelerin seçmiş olduğu dairelerin açıklandığını, müvekkilinin B Blok .... Kat ... no"lu daireyi seçtiğini, kooperatife gönderilen 02.09.2008 tarihli ihtarnameyle B Blok ....kat ... no"lu dairenin teslim edilmesini istediklerini, ihtarnameye cevap verilmediğini ve dairenin de teslim edilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğunun ve B Blok .... Kat ... no"lu dairenin müvekkiline ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ihraç kararı bulunmadığını, davacının, müvekkili kooperatifin ortağı olduğunu, üyelik tespiti davası açmada hukuki yarar bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve dosya kapsamına göre; davacının üye olduğunun tespitini istemekte hukuki yararı bulunduğu, dava konusu yapılan B Blok ... no"lu dairenin ....06.1998 tarihli yönetim kurulu kararıyla davacı ..."e tahsis edildiği, ancak bu kararın genel kurul tarafından onaylanmadığı, davacıya tahsis edilen bir daire olmadığı gibi verilecek bir daire de bulunmadığı, davacı ..."in ihracına karar verilmekle birlikte bu kararın davacıya tebliğ edilmediği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunun tespitine, B Blok .... kat ... no"lu dairenin davacıya tahsis edildiğinin tespiti talebinin ise reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
...-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
...-B Blok ... no"lu dairenin davacıya tahsis edildiğinin tespiti isteminin reddine yönelik davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; konut yapı kooperatifleri aidat ödeme yükümlüğünü yerine getiren ortaklarına kullanılabilir durumdaki bir daire tahsisle yükümlüdür. Kooperatif anasözleşmesinin 62. maddesi uyarınca, konutlar maliyet bedelleri kesinleştikten sonra ortaklar veya temsilcilerinin katılımıyla noter önünde çekilecek kur"a ile dağıtılır. Konutların anasözleşmenin 59/.... maddesine göre ortaklara dağıtılması halinde kur’aya başvurulmaz. Bu durumda, bir konutun ortağa tahsis edildiğinden söz edilebilmesi için ya kur’a sonucu konutun tahsis edilmiş olması veya konutların genel kurulca belirlenecek esaslar dahilinde ortaklara dağıtılmış olması ve genel kurulun bu dağıtımı açık veya zımni olarak onaylaması gerekir. Anlatılan ilkeler dışında, yönetim kurulu genel kurulun kararı veya onayı olmaksızın bir konutu belli bir ortağa tahsisine karar veremez. Tahsis ortağa şahsi hak sağlar. Kooperatifçe bir dairenin geçerli bir tahsis işlemiyle bir ortağa tahsisi halinde, tahsis edilen ortağın rızası olmaksızın, ortaklığı devam ettiği sürece konutun başka bir ortağa tahsisi mümkün değildir.
Kooperatif tarafından taşınmazın ortağa tahsisi, mülkiyeti geçiren bir işlem olmayıp,
kooperatifle olan iç ilişkide bir hak bahşeden ve koşulları oluştuğunda kooperatife karşı tapu iptal ve tescil talebinde bulunma hakkı yanında ortağa, tahsis hakkına karşı yapılan haksız saldırılarda üçüncü kişilere karşı tahsis önceliğinin ve dairenin tespiti ya da müdahalenin men"i ve ecri misil davası açmaya izin veren bir haktır. Tahsis hakkına dayanan ortak, taşınmazını işgal eden üçüncü bir kişiye karşı müdalenin men"i ve ecri misil davası yanında tahsis hakkını tanımayan kooperatife karşı birlikte tek bir dava açabileceği gibi, sonradan açılan davalar da, bağlantı sebebi ile birleştirilmelidir. Diğer bir anlatımla, tahsis hakkına dayalı müdahalenin men"i ve ecri misil davalarında mülkiyet hakkı, kooperatife ait olduğundan ve tahsis hakkı, bu hak ile doğan bağlı bir hak olduğundan, kooperatif tarafından, kendisinde tahsis hakkı bulunduğu kabul edilmeyen kişi, haksız şagil olduğu iddiasındaki kişiye ve kooperatife dava açmalıdır. Somut olayda, ....06.1998 tarihli yönetim kurulu kararı ile B Blok ... no"lu dairenin davacıya tahsis edildiği, davacı hakkında ........1999 tarihinde ihraç kararı verildiği fakat ihraç kararının davacıya tebliğ edilememesi nedeniyle kesinleştirilememesine rağmen ....03.2002 tarihli genel kurul toplantısında davacının ihracı kesinleşmiş gibi 04.01.2002 tarihli yönetim kurulu kararı ile aynı dairenin tahsis edildiği dava dışı..."in ve yönetim kurulunun tahsis yaptığı diğer üyelerin tahsislerinin onaylandığı anlaşılmıştır. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun .../son maddesi ve anasözleşmenin .../son maddesi uyarınca haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz ve bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri ortaklıktan çıkma kararı kesinleşinceye kadar devam eder. Yine aynı yasanın .... maddesi gereğince ortaklar hak ve yükümlülüklerinde eşittirler. Mahkemece, dava konusu dairenin davacıya tahsisine ilişkin ....06.1998 tarihli yönetim kurulu kararının genel kurul tarafından onaylanmadığı belirtilmiş ise de davacı dışındaki diğer ortaklar hakkında yönetim kurulu kararı ile yapılan tahsisler kooperatifçe benimsendiğinden yukarıda açıklanan eşitlik ilkesi ve ihraç kararı kesinleşmeyen ortak yerine yeni ortak alınmayacağı düzenlemesi karşısında dava konusu dairenin davacıya tahsis edilmiş olmasının kendine bu daire ile ilgili önceliğe dayalı üstün hak sağladığının kabulü gerekir.
Ancak, dava konusu dairenin tahsis edildiği dava dışı..."in becayişi ile bu dairenin dava dışı Müyesser Akkoç"a geçtiği anlaşılmakla, dava konusu bu daire ile ilgili verilecek kararın dava dışı bu üyenin hukukunu da etkiliyecektir. Anılan kişinin taraf olmadığı bir davada verilen kararın ona karşı infaz edilmesi olanağı bulunmamaktadır. Davada taraf olmayanın durumu tartışılarak onun leh veya aleyhinde bir karar verilemez.
Davacıya adı geçen şahıs ile ilgili dava açmak üzere süre verilmesi, dava açılması halinde davanın işbu dava ile birleştirilmesi, tüm tarafların iddia, savunma ve delilleri değerlendirilerek yukarıdaki açıklamalar da gözetilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, davalıdan alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, davacıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.