18. Ceza Dairesi 2017/3929 E. , 2017/7343 K.
"İçtihat Metni" Fuhuş suçundan sanıklar ..., ..., ..., ...,.... ..., ..., ... ile ... hakkında yapılan yargılama sonunda Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 18.10.2011 tarih ve 2006/250-2011/247 E-K sayılı kararı ile verilen mahkumiyet hükümlerinin sanıklar müdafileri ile O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyizi üzerine,
Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 02/10/2012 tarih ve 2012/6947-10446 E-K sayılı kararıyla;
“Yabancı uyruklu mağdurların pasaportlarını zorla alıp, cebir ve tehdit kullanmak suretiyle fuhuşa yönelten sanıkların eylemlerinin, cebir ve tehdit kullanmak suretiyle fuhuşa sevk suçunu oluşturduğu gözetilerek, sanıklar ..., ... ile ...’ın, mağdureler ... ile ....’ya, sanıklar ... ile ....’in, mağdureler ...,...., ..., ... ve ...’ye, sanık ...’ın, mağdureler ...,...., ... ile ...’ye, sanık ...’nın, mağdureler ..., .... ile ...’ye, sanık ...’ın, mağdureler ...., ..., ... ile ...’ye, sanık ...’in, mağdureler .... ile ...’ya yönelik eylemleri nedeniyle mağdur sayısınca cebir ve tehdit kullanmak suretiyle fuhuşa sevk suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerektiği” gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
Bozma ilamı sonrası yapılan yargılamada Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 14.05.2015 tarih ve 2012/331-2013/131 E-K sayılı kararıyla, TCK’nın 227/2 ve 4. maddeleri uyarınca sanıklar ..., ..., ... ile ... hakkında mağdur sayısınca iki kez, ... ile.... hakkında mağdur sayısınca beş kez, sanık ... ile ... hakkında mağdur sayısınca dört kez, sanık ... hakkında mağdur sayısınca üç kez olmak üzere ayrı ayrı mahkumiyet kararı verilmiş ve bu karar Dairemizin 14.052015 tarih ve 2015/14-1335 E-K sayılı ilamı ile onanmıştır.
I- İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20/05/2017 gün ve 2017/24663 sayılı yazısıyla;
İddianamede sanıklar... ve ..."in fuhuş suçu anlatılırken mağdur ..."ya yönelik eylemlerden bahsedilmediği, iddianame içeriğinde dava açıldığını belirtir şekilde bu isme yer verilmediği ve bu suretle açık kimliği bulunmayan mağdur ..."yı fuhşa sevk etme eyleminden açılmış bir kamu davası olmadığı halde, iddianamedeki eylem ile bağlılık kuralı dikkate alınmayıp, dava açılmayan mağduru fuhşa sevk etme suçundan hükümlülük kararı verilmesinin, CMK’nın 225/1. maddesindeki " Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." kuralına aykırı olması nedeniyle sanıklar ... ile ..."in mağdur ..."ya yönelik fuhuş eylemi hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
Mağdur ...’nin soruşturma aşamasındaki ifadesinde özetle, birden fazla kez ülkesinden Türkiye"ye geliş gidiş yaptığını anlatarak son gelişinde sanıklar .... ve...."in sahibi olduğu gece yıldızı isimli gazinoda çalıştığını, müşterileri ile burada fuhuş için anlaştığını söylediği, savcılık ifadesinde de benzer beyanda bulunduğu, cebir veya tehdit ile fuhşa sevk edildiğinden bahsetmediği, pasaportlarına zorla el konulduğuna ilişkin bir anlatıma yer verilmediği anlaşıldığından, .... isimli gazinoyu birlikte işletip fuhuş için yer temin ettiği anlaşılan sanıklar ..., ..., ... ve ...."in bu suçu cebir, tehdit, hile veya çaresizlikten yararlanarak işlediği hususunda kuşkudan uzak delil bulunmadığı halde verilen cezanın TCK"nun 227/4. maddesi uyarınca artırılması,
Mağdur ...’nın savcılıktaki ifadesinde özetle, aralıklarla ülkesinden Türkiye"ye gelip gittiğini, dava konusu olayda sanık durumunda bulunmayan ve mahkumiyet kararı verilen sanıklarla irtibatı bulunduğuna ilişkin iddiada bulunulmayan .... isimli kişinin kendisini zorla fuhşa sevk ettiğini söylediği, sanıklar ..., ..., ..., ... ve..."in patron ve çalışan olarak işletmeciliğini yaptıkları müzikholde fuhuş için müşteri bulduğunu söylemesi ve bu sanıkların fuhuş için cebir ve tehditte bulunduklarına ilişkin anlatımının bulunmaması karşısında, bu suçu cebir, tehdit, hile veya çaresizlikten yararlanarak işlediği hususunda kuşkudan uzak delil bulunmadığı halde verilen cezanın TCK"nun 227/4. maddesi uyarınca artırılması,
Mağdur .......’nın savcılık ifadesinde, Türkiye"ye gelmekteki amacının fuhuş karşılığı para kazanmak olduğunu söylemesi, sanıklar ..., ... ve ..."ın işletmeciliğini yaptığı otelde fuhuş yaptığını ancak otel sahiplerinin zorlaması olmadığını söylediğinin anlaşılması karşısında, sanıkların fuhuş için yer temin etme suçunu cebir, tehdit, hile veya çaresizlikten yararlanarak işlediği hususunda kuşkudan uzak delil bulunmadığı halde verilen cezanın TCK"nun 227/4. maddesi uyarınca artırılması gerekçesiyle itirazda bulunularak, Dairemizin 14/05/2015 tarih ve 2015/14-2015/1335 E-K sayılı onama ilamının yeniden incelenmesi, sanıklar ... ile ..."in, mağdur ..."ya yönelik fuhuş eylemi, sanıklar ..., ..., ... ile..."in, mağdur ..."ye, sanıklar ..., ..., ...,... ile ..."ın, mağdur ..."ye, sanıklar ..., ... ile ..."ın, mağdur ..."ya eylemleri yönünden kararın KALDIRILMASI,
1-İddianamede mağdur ..."ya yönelik eylemi sebebiyle dava açıldığını belirtir biçimde bu isme yer verilmediği, iddianame içeriğinde sanıklar ... ile ...""in fuhuş suçu anlatılırken mağdura yönelik eylemlerden bahsedilmediği ve bu suretle açık kimliği bulunmayan mağduru fuhşa sevk etme eyleminden açılmış bir kamu davası bulunmadığı gözetilmeden, iddianamedeki eylem ile bağlılık kuralı dikkate alınmayıp, dava açılmayan mağduru fuhşa sevk etme suçundan sanıklar ... ile ..."e hükümlülük kararı verilerek CMK"nun 225/1. maddesine aykırı davranılması,
2-Mağdurlar ..., ..... ile ...."nın soruşturma sırasında alınan ifadelerinde, sanıkların cebir tehdit kullanarak veya çaresizliklerinden faydalanarak kendilerini fuhşa sevk ettiklerine ilişkin bir anlatımlarının olmaması ve dosya içerisinde bu mağdurların zorla fuhşa sevk edildiğine her türlü kuşkudan uzak bir delilin bulunmaması karşısında, sanıklar ..., ..., ... ve..."in mağdur ...’ye, sanıklar ..., ..., ...,... ve ..."ın, mağdur ......."ye, sanıklar ..., ... ile ..."ın, mağdur ..."ya yönelik eylemlerine uyan fuhuş suçundan hükmedilen hapis cezalarının TCK"nun 227/4. maddesi uyarınca artılarak fazla ceza tayini usul ve yasaya aykırı görüldüğünden BOZULMASINA, itiraz yerinde görülmediği taktirdeyse, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine itirazen karar verilmesi arz ve talep olunmuştur.
II- İTİRAZIN KAPSAMI
CMK"nın 308/1. maddesinin son cümlesi uyarınca yapıldığı kabul edilen itiraz, sanıklar ... ile ..."in, mağdur ..."ya, sanıklar ..., ..., ... ile..."in, mağdur ..."ye, sanıklar ..., ..., ...,... ile ..."ın, mağdur ..."ya, sanıklar ..., ... ile ..."ın, mağdur ..."ya yönelik eylemleri nedeniyle fuhuş suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin onanmasına dair, Dairemizin 14/05/2015 gün ve 2015/14-1335 E-K sayılı kararına ilişkindir.
III- KARAR:
1-Sanık .... hakkında mağdurlar ... ile ...’ya, sanık ... hakkında, mağdur ...’ya yönelik eylemleri nedeniyle fuhuş suçundan verilen bir kararın bulunmaması nedeniyle itiraza konu edilen bu hususlarda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yukarıda belirtilen 1. fıkrada belirtilen hususlar dışında yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KISMEN KABULÜNE,
3-Dairemizce, sanıklar ... ile ..."in, mağdur ..."ya, sanıklar ..., ... ile..."in, mağdur ..."ye, sanıklar ...,... ile ..."ın, mağdur ..."ya, sanıklar ..., ... ile ..."ın, mağdur ..."ya yönelik eylemleri nedeniyle fuhuş suçundan verilen 14/05/2016 gün ve 2015/14-1335 E-K sayılı ONAMA KARARININ KALDIRILMASINA,
Kars Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 11/04/2013 tarih ve 2012/331-2013/131 E-K sayılı mahkumiyet hükümlerini içeren dosya yeniden görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
a)Sanıklar ..., ... ile..."in, mağdur ..."ye, sanıklar ...,... ile ..."ın, mağdur ..."ya, sanıklar ..., ... ile ..."ın, mağdur ..."ya yönelik eylemleri nedeniyle fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
Sanıklara yükletilen fuhuş eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi başkaca hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Mağdurlar ..., ... ile ...’nın, sanıklar tarafından fuhuş amacıyla kendilerine cebir veya tehditte bulunulduğundan ve pasaportlarına el konulduğundan söz edilmemesi, dosyada ifadeleri bulunan diğer mağdurların, mağdurlar ..., ... ile ...’ya cebir veya tehdit uygulanarak fuhuş yaptırıldığı yönünde dair bir anlatımlarının bulunmaması ile iletişimin tespitine yönelik TAPE içeriklerinden bu yönde bir bilgiye ulaşılamaması karşısında, sanıkların fuhuş suçunda, mağdurlara yönelik olarak cebir veya tehdit uyguladıklarına dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delillerin neler olduğu açıklanmadan sanıklar ..., ..., ...,..., ..., ... ile ... hakkında mağdurlar ..., ... ile ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümlerde TCK’nın 227/4. maddesi uyarınca artırım yapılması,
Kanuna aykırı ve sanıklar ..., ..., ...,..., ..., ... ile ... müdafilerinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak TCK’nın 227/4. maddesinin çıkarılarak, “netice cezaların 2 yıl 6 ay hapis ve 16.660 TL adli para cezası” biçiminde HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
b)Sanıklar ... ile ... hakkında mağdur ..."ya yönelik eylemleri nedeniyle fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
CMK.nın 170. maddesinin 3, 4 ve 6. fıkraları uyarınca, iddianamede mağdur veya suçtan zarar görenlerin kimliği, yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri mevcut delillerle ilişkilendirilerek yüklenen suçu oluşturan olaylar gösterilmeli, aynı Kanunun 225. maddesine göre de, hüküm ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilmelidir. Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 21.02.2012 gün 4/570-51 sayılı kararında açıklandığı üzere, soruşturma evresinde elde ettiği kanıtlardan ulaştığı sonuca göre iddianameyi hazırlamakla görevli iddia makamı, CMK.nın 225/1. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasının sınırlarını belirlemektedir. Bu bakımdan iddianamede yüklenen suçun unsurlarını oluşturan fiil/fiillerin nelerden ibaret olduğunun hiçbir duraksamaya yer bırakmayacak biçimde açıklanması zorunludur. Böylelikle sanık, iddianameden üzerine atılı suçun ne olduğunu hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde anlamalı, buna göre savunmasını yapabilmeli ve kanıtlarını sunabilmelidir. İddianame, sanığa isnat edilen ve suç sayılan maddi fiilleri açıkça göstermeli, hukuki nitelendirmesi yapılan fiilin Kanunda karşılığı olan suç ve cezası hakkında bilgi içermelidir. İsnat edilen suçun dayanağı olan maddi olaylar hakkında savunmasını yapabilecek şekilde sanığın bilgilendirilmemesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “adil yargılanma hakkına” ilişkin 6/3-a maddesinin ihlaline de yol açacaktır.
Yukarıdaki açıklamalar dikkate alındığında, Kars Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 09.08.2006 tarihli iddianamede, sanıklar ... ile ...’in, mağdur ...’ya yönelik maddi fiillerinin açıkça kişi, yer ve zaman gösterilerek açıklanması gerekirken, iddianamede bu mağdurdan ve sanıkların bu mağdura yönelik eylemlerinden hiç bahsedilmemesi, TAPE içeriklerinden de mağdura yönelik sanıkların eylemleri hakkında herhangi bir bilgiye ulaşılamaması ile mağdurun açık kimlik bilgisininde bildirilememiş olması karşısında, sanıklar ... ile ... hakkında mağdur ...’ya yönelik eylemleri nedeniyle fuhuş suçuna ilişkin açılmış bir kamu davasının varlığından söz edilemeyeceği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde karar verilmesi suretiyle Anayasanın 90, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin adil yargılanmayı düzenleyen 6. ve CMK.nın 225/1. maddelerine aykırı davranılarak hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanıklar ... ile ... müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/06/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.