9. Hukuk Dairesi 2015/3205 E. , 2015/11631 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili müvekkilinin davalı işyerinde 23.11.2009 tarihinde insan kaynakları uzman yardımcısı olarak göreve başladığını, sonrasında uzman olduğunu, müvekkilinin uzman olarak çalıştığı sırada belirsiz olan iş sözleşmesinin 12.08.2013 tarihinde feshedildiğinin müvekkilinin iş akdinin haksız ve geçerli bir neden olmadan yasal prosedüre aykırı olarak feshedildiğini, davacının iş akdinin organizasyonel değişiklik gerekçe gösterilerek feshedildiğini davalı işyerini küçülmediğini, yeni işçiler alındığını, feshin son çare ilkesine aykırı davranıldığını beyanla feshin geçersizliğine, müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili davacının iş akdinin organizasyonel değişiklik sonucunda iki departmanın birleştirilmesi sonucu istihdam fazlalığı nedeniyle fesh edildiğini, feshin son çare ilkesine uygun davranıldığını, davacının tüm alacaklarının ödendiğini beyanla açılan davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davacının iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu"nun 20/2 maddesi uyarınca “feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir”. İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu, daha sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli olduğunu kanıtlayacaktır. Dairemizin kararlılık kazanan uygulaması bu yöndedir. (04.04.2008 gün ve 2007/29752 Esas, 2008/7448 Karar sayılı ilamımız). Feshin işletme, işyeri ve işin gerekleri nedenleri ile yapıldığı ileri sürüldüğünde, öncelikle bu konuda işverenin işletmesel kararı aranmalı, bağlı işveren kararında işgörme ediminde ifayı engelleyen, bir başka anlatımla istihdamı engelleyen durum araştırılmalı, işletmesel karar ile istihdam fazlalığının meydana gelip gelmediği, işverenin bu kararı tutarlı şekilde uygulayıp uygulamadığı(tutarlılık denetimi), işverenin fesihte keyfi davranıp davranmadığı(keyfilik denetimi) ve işletmesel karar sonucu feshin kaçınılmaz olup olmadığı(ölçülülük denetimi-feshin son çare olması ilkesi) açıklığa kavuşturulmalıdır.
Somut olayda davalı işverenlikte insan kaynaklarında uzman olarak çalışan davacının iş sözleşmesi şirketteki organizasyonel değişim nedeniyle 12.08.2013 tarihinde feshedilmiştir. Davalı, şirkette personel departmanı ile insan kaynakları departmanının birleştirildiğini bu nedenle davacının iş sözleşmesinin feshedildiğini savunmuştur. Gerçekten 24.06.2013 tarihli Yönetim Kurulu Kararı’nda bu yönde bir karar alınmıştır. Her ne kadar departman birleşmesi nedeniyle istihdam fazlalığı oluştuğu savunulmuşsa da, davacının iş sözleşmesinin feshinden sonra aynı birime 24.10.2013 tarihinde işçi alınmıştır. Davalı bu işçinin 26.06.2013 tarihinden itibaren gönüllü stajyer olarak şirkette çalışmaya başladığı 2013-2014 eğitim öğretim yılının başlaması üzerine kendisine burs niteliğinde verilen kısmi süreli çalışma imkanından yararlandırılması ve sigortasız çalışma imkanı yasal olmadığından özlük haklarının sekteye uğramaması için sigorta girişinin yapıldığı belirtilmişse de, iş hukukundaki stajyer kavramının karşılığının ücret karşılığı olmaksızın işyerindeki uygulamaları izleyerek pratik bilgilerini geliştiren kişi olduğu, davalının sigorta kayıtlarına göre adı geçen kişiyi işçi olarak işe başlattığı, davacının iş sözleşmesi feshedildikten 15 gün sonra yönetim kurulu üyesince insan kaynaklarına yazılan yazıda staj yapan kişiye asgari ücret ödenerek işe girişinin yapılması konusunda talimat verildiği, 24.10.2013 tarihinde söz konusu işçinin işe girişinin yapıldığı, işgücü ihtiyacının ortadan kalkmadığı, işletmesel kararın tutarlı uygulanmadığı feshin geçerli nedene dayanmadığı buna göre davanın kabulü yerine hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6. Davacının yaptığı 428.35 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak 24/03/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.