Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11726
Karar No: 2017/5539
Karar Tarihi: 06.07.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/11726 Esas 2017/5539 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/11726 E.  ,  2017/5539 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, hizmet süresinin tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacı, davalılar tarafından işletilen minübüs durağında 20.11.1993 tarihinden 20.09.2009 tarihine kadar çalıştığının tespitini istemiş, mahkemece, dava kısmen kabul edilerek, 01.09.2005 tarihinden önceki süreler bakımında hak düşürücü süre nedeniyle reddine, 01.09.2005-28.09.2008 tarihleri arasında hizmet akdi ile çalıştığının tespitine, 29.09.2008-29.09.2009 tarihleri arasındaki çalışmasının ise kurumun bildirimi ile tespit edildiğinden bu döneme ilişkin talebin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine ve davalılardan ..."nın hüküm altına alınan dönemde üyelik kaydı bulunmadığından bu davalı yönünden husumet yokluğu nedeniyle karar verilmiştir.
    Dava, 5510 sayılı Kanunun geçici 7/1’inci maddesi uyarınca uygulama alanı bulan, mülga 506 sayılı Kanunun 79/10 hükmü uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan ... hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
    506 sayılı Kanunun 4. maddesinde “sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler” işveren olarak tanımlanmıştır. ”Çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. Sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Yasanın 79/10. maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltmesi gerekir.
    Husumet konusu ise kamu düzeni ile ilgili olup, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 116. maddesinde yer alan ilk itirazdan olmadığından davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Taraflarca ileri sürülmese dahi gerek mahkemece, gerekse Yargıtay’ca tarafların bu yönde bir savunmasının olup olmadığına bakılmaksızın kendiliğinden göz önünde tutulur.
    Somut olayda, davacının husumet yönelttiği ve mahkemece aleyhine hüküm tesis edilen davalılar ..., ..., ..., ... ve ..."ın davacının çalıştığını iddia ettiği dönemde dosya kapsamındaki belgelere göre üyelik kayıtlarının bulunmadığı, davada husumet yöneltilmeyen ..."ın ise 08.01.2001 tarihi itibariyle üyelik kaydının bulunduğu anlaşılmaktadır. Anılan belgerleden minübüs durağının yönetimininde bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu açıklamalar ışığında mahkemece yapılacak iş; talep döneminde minübüs durağına üyeliği bulunan sorumlu kişilerin kimler olduğu ilgili yerlerden sorulmak suretiyle kesin olarak belirlenerek, tüm üyelere husumet yöneltilip, dava dilekçesi, ilamlar ve duruşma günü tebliğ edilerek, duruma göre davaya dahil edilecek tüm davalıların delilleri toplandıktan sonra yapılacak değerlendirme sonucuna göre, karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Kabule göre de; feragat ile sonuçlanan ... 2. İş Mahkemesi"nin 2005/446 Esas sayılı dosya örneği yada aslı dosya arasına alınmamıştır.
    O hâlde, davacı ve davalı Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve sair hususlar incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle, sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 06.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi