23. Hukuk Dairesi 2013/3355 E. , 2013/3824 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatif tarafından müvekkili aleyhine ... takibi başlatıldığını, dayanak gösterilen senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, ... Hukuk Mahkemesi"ne imza itirazında bulunduğunu, mahkemece davanın usulden reddine karar verildiğinden esas hakkında incelemeye geçilemediğini ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tesbitini ve %40 kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının..."ın müvekkili kooperatiften kullandığı krediye kefil olduğunu, ... Hukuk Mahkemesi"nde davacı tarafından açılan davanın kesin olarak reddine karar verildiğini savunarak, davanın reddini ve %40 tazminatın tahsilini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; ... hukuk mahkemesince verilen karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden, davacının menfi tespit davası açma hakkının mevcut olduğu, takip konusu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olup-olmadığının tespit edilememiş olması sebebiyle, davacıya ait olduğu kesin olarak belirlenememiş bonodan dolayı davacının sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı,belirsizlikten davacı-borçlunun yararlanacağı, alacaklı tarafından bono alınırken, imzanın borçluya ait olup olmadığının denetlenmesi gerektiği, bu durumda davalı-alacaklının ağır kusurlu durumda olduğu,takip konusu senet üzerindeki imzanın davacı-borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olan davalı-alacaklının, bonoyu takibe koymakta haksız ve kötüniyetli olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının ... takip dosyasına konu senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine,senedin %..."si oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
...-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle HUMK"nın 389/.... maddesinde yer alan tanık dinlenme olanağına, dava tarihinde yürürlükte olan HMK"nın 218. maddesinde yer verilmemiş bulunmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
...-Dava, takip konusu senetteki imzanın davacıya ait olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Somut olayda, mahkemece, davacı hakkında başlatılan ... takibine konu ....03.2008 tanzim, ........2008 vade tarihli ....125,00 TL bedelli senetteki imzanın davacıya ait olup olmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınmış ve bu raporda “senetteki imzanın teşhise götürecek karakteristik materyal, önemli yazı ve tanı unsuru içermediği, karalama tarzında çizgilerden ibaret basit tersimli bir imza olduğu, bu nedenle davacının eli ürünü olup olmadığının tesbit edilemediği” belirtilmiş ve buna göre mahkemece senetteki imzanın davacıya ait olduğunun tespit edilememiş olması sebebiyle davalı alacaklının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemeyi bu sonuca götürecek yeterli araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur.
Bu durumda, mahkemece fizik ve grafoloji incelemelerinde Adli Tıp İhtisas Dairesi"nin nihai merci olmadığı göz önünde bulundurularak öncelikle davacının huzurda HMK"nın 211.maddesi hükmüne uygun olarak imzaları alındıktan sonra grafoloji ve kriminal alanlarında uzman başka bir kuruma (Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Laboratuarı, Güzel Sanatlar Akademisi gibi) grafolojik metotlar ve optik aletler ile inceleme yaptırılarak denetime elverişli yeni bir bilirkişi raporu alınarak, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 05.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.