Esas No: 2019/5243
Karar No: 2022/1369
Karar Tarihi: 27.01.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/5243 Esas 2022/1369 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 2009 ve 2010 yıllarında sahte belge düzenlemek suçundan mahkum edilmiştir. Ancak temyiz incelemesi sonucunda, 2009 yılındaki suç nedeniyle olağanüstü dava zamanaşımı gerçekleştiği için hüküm bozulmuştur. 2010 yılındaki suçuyla ilgili ise, dosyadaki deliller yetersiz olduğu için hüküm bozulmuştur. Ayrıca, TCK'nin 53. maddesine ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi tarafından yapılan iptal kararı nedeniyle uygulamanın yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kısacası, 2010 yılındaki suç nedeniyle yeniden yargılama yapılması gerektiği ve 2009 yılındaki suç nedeniyle davanın düşmesi gerektiği kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddeleri: Olağanüstü dava zamanaşımı
- 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi: Temyiz incelemesi sonucu hükümlerin bozulması
- 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi: Bozulan hükümlere ilişkin işlemler
- 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi: Olağanüstü dava zamanaşımının düşürülmesi
- TCK'nin 53. maddesi: İçtihat farikası hukmünde olanlarının uygulanması
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte belge düzenleme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
I-''2009 takvim yılında sahte belge düzenleme'' suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne temyiz incelemesinde;
Sanığa yüklenen suçun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
II-''2010 takvim yılında sahte belge düzenleme'' suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın savunmasında, suça konu faturaları düzenleyen şirketin ....tarafından resmiyette kendisi adına kurulduğunu, şirket kuruluşunda bazı belgelere imza attırıldığını ancak fiilen şirket ile ilgisinin olmadığını ve sahte fatura düzenlenmesi konusunda bilgisinin bulunmadığını beyan etmesi, 20.08.2010 tarih ve VDENR-2010-2424/59 SAYILI Vergi Suçu Raporu ve ekinde yer alan Vergi Tekniği Raporunda, sanığa ait suça konu faturaları düzenleyen .... Vergi Dairesi'nin ..... vergi kimlik numaralı mükellefiyeti adına bastırıldığı ve bizzat sanık tarafından teslim alındığı tespit edilen A-3.....0 seri numaralı faturaların kullanılmayan koçanlarının, işi bırakmasına rağmen sanık tarafından vergi dairesine teslim edilmeyerek kullanılmaya devam edildiğinin belirtilmesine karşın, dosya ekindeki ilgili mükellefiyete ait tarih dosyasında bulunan 31.12.2009 tarihli tutanakta, sanık tarafından verilen işi bırakma bildirimi ile teslim edilen fatura bilgisine yer verildiği, buna göre de A-3.... seri numaralı kullanılmayan faturaların vergi dairesince ortadan kesilmek suretiyle iptal edildiğinin belirtildiğinin anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1)Suça konu faturaları düzenleyen şirketin 2010 takvim yılına ait düzenlemiş olduğu fatura asıllarının, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükelleflerin veya şirketin bağlı bulunduğu vergi dairelerinden sorulmak suretiyle getirtilip dosya içine konulması,
2)Vergi Tekniği Raporunda basım bilgileri açıklanan faturalar ve 31.12.2009 tarihli tutanağa göre iptal edilen faturalar ile suça konu faturaların seri numaraları ve matbaa basım bilgilerinin ilgili matbaa ve vergi dairesinden sorulması suretiyle tespit edilerek, aynı matbaaya ait faturalar olup olmadıklarının belirlenmesi suretiyle rapor ve tarh dosyası arasındaki çelişkinin giderilmesi,
3)Suça konu fatura asılları sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını ve İ.....'e ait olduğunu söylemesi halinde; ismi bildirilen kişinin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
4) ...'in de faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylemesi halinde, sanık ile bu kişinin temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki, 31.12.2009 tarihli belge teslim tutanağı ve işi bırakma bildirimindeki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
5)Faturalardaki 31.12.2009 tarihli belge teslim tutanağı ve işi bırakma bildirimindeki yazı ile imzaların sanığa ya da ...'e ait olmadığının anlaşılması halinde ise; faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,
6)Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 27.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.