Esas No: 2021/14843
Karar No: 2022/916
Karar Tarihi: 27.01.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/14843 Esas 2022/916 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2021/14843 E. , 2022/916 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İzmir 28.Asliye Ceza Mahkemesinin 27/10/2020 tarihli ve 2020/443 esas, 2020/468 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 22/06/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 20/07/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 05/09/2014 tarihli ve 2014/72101 soruşturma, 2014/668 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi gereğince bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararda itiraz kanun yolunun gösterilmediği, kararın 17/09/2014 tarihinde şüpheliye tebliğ edilerek tedbirin infazı için 23/09/2014 tarihinde İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2- Şüphelinin 17/08/2014 ve 15/03/2015 tarihlerinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalanması üzerine erteleme kararının kaldırılarak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 27/04/2015 tarihli ve 2014/72101 soruşturma, 2015/15028 esas, 2015/12432 sayılı iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1-2 ve 53. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
3- İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/10/2015 tarihli ve 2015/370 esas, 2015/692 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 03/11/2015 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
4- Sanığın denetim süresi içerisinde 15/08/2018 ve 22/10/2018 tarihlerinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan İzmir 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/04/2019 tarihli ve 2019/71 esas, 2019/472 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 43/1. maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğinin ihbar edilmesi üzerine,
İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesince dosyanın 2020/443 esasa kaydedildiği, tensiple birlikte, sanığa her iki mahkeme kararının tebliğ edilmiş olması, hükmün açıklanmasıyla ilgili işlemin bilgi mahiyetinde olması nedeniyle sanığın önceki beyanlarıyla yetinilmesine karar verilerek duruşma açılmadan, İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 27/10/2020 tarihli ve 2020/443 esas, 2020/468 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın yokluğunda verilen kararın tebliğe çıkarıldığı, adreste tanınmadığından bahisle bila tebliğ iade edildiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/10/2015 tarihli ve 2015/370 esas, 2015/692 sayılı kararının 03/11/2015 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 15/08/2018 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkûm olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hakkındaki hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun'un 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/10/2020 tarihli ve 2020/443 esas, 2020/468 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11. maddesinde yer alan, "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir" şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece duruşma açılarak sanığın duruşmaya çağrılması, varsa diyecekleri sorularak yapılan yargılama sonucuna göre gerekçesi yazılmak suretiyle yeniden hüküm kurulması ve hükmün açıklanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde dosya üzerinden inceleme yapılarak, gerekçe de yazılmaksızın karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/10/2020 tarihli ve 2020/443 esas, 2020/468 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık ... hakkında, 20/07/2014 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan yargılama sonucunda, İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/10/2015 tarihli ve 2015/370 esas, 2015/692 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 03/11/2015 tarihinde kesinleşmesini takiben, sanığın denetim süresi içerisinde 15/08/2018 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkûm olduğunun ihbar edilmesi üzerine, İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/10/2020 tarihli ve 2020/443 esas, 2020/468 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına, sanığın 5237 sayılı Kanun'un 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11. maddesinde yer alan, "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurulabilir" şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece duruşma açılarak sanığın duruşmaya çağrılması, varsa diyeceklerinin sorularak yapılan yargılama sonucuna göre gerekçesi yazılmak suretiyle yeniden hüküm kurulması ve hükmün açıklanması gerektiği gözetilmeden, sanığın savunma ... kısıtlanmak suretiyle dosya üzerinden inceleme yapılarak gerekçesiz olarak hükmün açıklanmasına karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerindedir.
Ancak;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309/1. maddesi gereğince yalnız kesinleşmiş kararlara karşı kanun yararına bozma yoluna gidilebileceği, kanun yararına bozma istemine konu kararın, sanığa çıkarılan tebligatın 19/12/2020 tarihinde bila tebliğ iade edilmesi üzerine başkaca bir işlem yapılmadığından usulüne uygun şekilde tebliğ edilememesi nedeniyle kararın kesinleşmediği anlaşıldığından, kararın tebliği ile usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesinden sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, bu nedenle kanun yararına bozma isteminin bu aşamada reddine karar vermek gerekmiştir.
D-) Karar:
Yukarıda açıklanan nedenle, İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/10/2020 tarihli ve 2020/443 esas, 2020/468 sayılı kararının, sanığa usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek kesinleştirilmesinden sonra kanun yararına bozma incelemesi yapılabileceğinden, İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/10/2020 tarihli ve 2020/443 esas, 2020/468 sayılı kararına ilişkin kanun yararına bozma isteminin bu aşamada REDDİNE, dosyanın adı geçen Mahkemeye iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
27/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.