
Esas No: 2010/793
Karar No: 2010/1991
Karar Tarihi: 25.02.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/793 Esas 2010/1991 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.04.2004 gününde verilen dilekçeler ile geçit hakkı kurulması ve zilyetliğe dayalı elatmanın önlenmesi, tazminat, mahrum kalınan kira bedeli tahsili, maddi manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, geçit hakkı kurulması, zilyetliğe elatmanın önlenmesi, mahrum kalınan kira bedeli tahsili, maddi ve manevi tazminat istemleriyle sulh hukuk mahkemesinde açılmıştır.
Sulh hukuk mahkemesince verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine davacılar vekili tarafından dosyanın görevi mahkemeye gönderilmesi talep edilmiş ve dosya görevli ve yetkili Silivri Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir.
HUMK’nun 193.maddesinin 3.fıkrası gereğince, görevsizlik kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren on gün içinde yeniden dilekçe verilmesi veya yeniden çağrı kâğıdı tebliğ ettirilmesi gereklidir.Aksi takdirde yasanın son fıkrası uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilir.
Somut olayda; Silivri Sulh Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararının temyizi üzerine 14. Hukuk Dairesince verilmiş olan 26.09.2005 tarihli ve 2005/4717-8232 sayılı onama kararı taraflara tebliğ edilerek 10.11.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Davacılar vekili ise dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini 10 günlük sürenin dolmasından sonra 01.02.2006 tarihinde talep etmiş ve sulh hukuk mahkemesi dosyayı görevli asliye hukuk mahkemesine göndermiştir. Asliye hukuk mahkemesince davacının 10 günlük süre içerisinde dilekçe verilmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekirken çekişmenin esası incelenerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması usul hükümlerine aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 25.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.