14. Hukuk Dairesi 2010/1457 E. , 2010/1989 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.03.2003 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.05.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 131, 163 ve 164 parsel sayılı taşınmazların malikleri tarafından 1959 yılında özel parselizasyon yaptırıldığını, bu çalışma sırasında yola terk edilecek kısımların bedelsiz olarak davacıya devredileceğine dair 24.03.1962 tarihinde ... Noterliğinde taahhütname düzenlendiğini, 1984 yılında 6785/1605 sayılı imar yasasının 42. maddesi uyarınca yapılan imar uygulamasından sonra davacı adına terkini gereken 28.000m² alanlı yolların, terkin işlemini kolaylaştırmak amacıyla 95/A adanın oluşturularak bu adada toplandığını, 1974 tarihli imar planında da bu yolların gösterildiğini, yolların özel mülkiyete konu olamayacağını ileri sürerek, 95/A ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, bir kısım davalılar vekili hükmü temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre bir kısım davalıların sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-Dava, çekişme konusu taşınmazın yol olduğu iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 11/I. maddesinde “İmar planlarında; meydan, yol, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma istasyonu ve terminal gibi umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastlayan Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait gayrimenkuller ile askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri ile ülke güvenliği ile doğrudan doğruya ilgili Türk Silahlı Kuvvetlerine ait harekat ve savunma amaçlı yerler hariç Hazine ve özel idareye ait arazi ve arsalar belediye veya valiliğin teklifi, Maliye ve Gümrük Bakanlığının onayı ile belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeye; belediye ve mücavir alan hudutları dışında özel idareye bedelsiz terk edilir ve tapu kaydı terkin edilir” hükmü düzenlenmiştir. TMK’nun 999. maddesi de “Özel mülkiyete tâbi olmayan ve kamunun yararlanmasına ayrılan taşınmazlar, bunlara ilişkin tescili gerekli bir aynî hakkın kurulması söz konusu olmadıkça kütüğe kaydolunmaz. Tapuya kayıtlı bir taşınmaz, kayda tâbi olmayan bir taşınmaza dönüşürse, tapu sicilinden çıkarılır” hükmünü içermektedir.
Somut olayda, tapu kaydından dava konusu 1 parsel sayılı taşınmazın, 28.000m² yüzölçümü ve yol niteliği ile davalılar adına 20.06.1984 yılında ifraz nedeni ile kayıtlı olduğu görülmüştür. ... Noterliğinin 24.03.1962 tarihli taahhütnamesinde “...131, 163, 164 parsel sayılı taşınmazların miktarı ne olursa olsun yola gidecek kısımlarının bedelsiz olarak terkin ve bu hususta ferağ etmeyi...” düzenlendiği anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan 22.03.2006 günlü fen bilirkişi raporunda çekişme konusu taşınmazların fiili zeminde imar yolu olarak kullanıldığı belirtilmiştir. Kamu malı niteliğindeki yollar tescile tabi olmadığı gibi özel mülkiyete de konu teşkil etmezler. Bu nedenle, davalılar tarafından özel parselizasyon sonucu yol olarak bırakılan ve halen zeminde bu amaçla kullanılan taşınmazların sicilden terkini yerine davacı adına tescili doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiş ise de, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden HUMK’nun 438/VII. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasının bir numaralı bendine “iptaliyle” kelimesinden sonra gelen “taşınmazın tamamının ... Belediyesi adına tapuya kayıt ve tesciline,” sözcüklerinin hükümden çıkarılarak yerine “yol olarak terkinine,” sözcüklerinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 25.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.