Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/233 Esas 2019/1754 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/233
Karar No: 2019/1754

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/233 Esas 2019/1754 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2019/233 E.  ,  2019/1754 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    ...sayılı parsel orman vasfıyla Hazine adına tapuda kayıtlıdır.
    Davacı 14/08/2013 havale tarihli dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın bir kısmının ırsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasıyla davacı adına tapuya tescilini talep etmiştir.
    Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
    Dava konusu taşınmazın 101 ada 1sayılı orman parseli içinde kaldığı, 101 ada 1 sayılı parselin ise Artvin Kadastro Mahkemesinin 2012/48 E. - 2016/5 K. sayılı dosyasında davalı olduğu anlaşılmıştır.
    Kadastro mahkemesinin görevi, kadastro tutanağının düzenlendiği tarihten tespitin kesinleşmesine kadar geçecek zaman içindeki itiraz ve davalar için sözkonusudur. Başka bir anlatımla; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin dördüncü fıkrasına göre, kadastro mahkemesinin yetkisi, kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar. Tespit kesinleştikten sonra kadastro mahkemesinin görevi sona erer ancak, davanın varlığı kadastro tespitinin kesinleşmesini önleyecektir.
    Taşınmazın kadastro tespiti, dava tarihinde kesinleşmemiş olduğuna göre, görevli mahkeme, genel mahkeme olmayıp kadastro mahkemesidir. Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmesi gerekir.
    Belirlenen bu duruma göre mahkemece görevsizlik kararı verilip, dosyanın kadastro mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilip yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 13/03/2019 günü oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.