5. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/11056 Karar No: 2019/12819 Karar Tarihi: 26.06.2019
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2018/11056 Esas 2019/12819 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2018/11056 E. , 2019/12819 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare ile davalı ... vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş ise de, dosyada dava değerinin her bir davalı için 32.900,00 TL"nin altında olduğundan duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilerek, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare ile davalı ... vd. vekillerince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, ... parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından Anayasa Mahkemesinin 19/12/2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. bölüm kararı da göz önüne alınarak, tespit edilen kamulaştırma bedeline 04.09.2010 tarihinden ilk karar tarihi 13.06.2011 tarihine kadar yasal faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi, 2-... mahallesinde bulunan taşınmazın bulunduğu mahallenin isminin hüküm fıkrasında yanlış yazılması, 3-Davanın niteliği gereği kendisini vekille temsil ettiren davalılar lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a-3 nolu bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına yerine (Tespit edilen 104.825,38 TL’ye dava tarihinden dört ay sonrası olan 04.09.2010 tarihinden ilk karar tarihi 13.06.2011 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine) cümlesinin yazılması, b-5 nolu bendindeki (Devedurağı köyü) kelimelerinin çıkartılarak yerine (... mahallesi) kelimelerinin yazılmasına, c-Ayrı bir paragrafı olarak (Kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacı idareden alınıp vekille temsil olunan davalılara verilmesine,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı ... vd."den peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 26/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.