Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/41594 Esas 2022/1478 Karar Sayılı İlamı

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 13.10.2021 tarih ve 2021/13313 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 05.11.2021 tarih ve KYB-2021/130643 sayılı ihbarname ile;
Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 206/1 ve 62. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, anılan Kanun’un 51/1. maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine dair Osmaniye 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/09/2020 tarihli ve 2018/519 esas, 2020/206 sayılı kararının, "Benzer bir olayda Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 08/06/2021 tarihli ve 2020/13193 esas, 2021/15617 karar sayılı ilamında, “…sanığın hakkında arama kararı bulunması nedeniyle görevli memura kendisini kardeşi olan ....'ın kimlik bilgileri ile tanıtıp adı geçene ait sürücü belgesini verdiği, kolluk görevlilerince sürücü belgesi üzerindeki fotoğraf ile sanık arasında benzerlik bulunmadığının anlaşılması sebebiyle sanığa kimlik bilgisinin tespiti için karakola götürüleceğinin söylenmesinden sonra sanığın gerçek kimlik bilgisini kolluk görevlilerine söylediği, gerçek kimlik bilgilerine göre tutanak hazırlandığı, bu aşamada TCK.nın 206/1. maddesinde tanımlanan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçu" oluşmadığı gibi TCK.nın 268. maddesindeki başkasının kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun da unsurları itibarı ile oluşmadığı, sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinde düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğu, …BOZULMASINA…” şeklinde belirtildiği üzere; somut olayda, trafik denetimi sırasında sanığın kardeşi Ramazan Yıldırım'a ait ehliyet ve kimlik belgelerini kolluk görevlilerine ibraz etmesi sonrası, kolluk görevlileri tarafından söz konusu belgeler üzerindeki fotoğrafın sanığa ait olmadığının fark edilerek tutanak tutulduğunun anlaşılması karşısında, sanığın üzerine atılı 5237 sayılı Kanun'un 206/1. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşmayacağı, eylemin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi kapsamında idarî para cezası yaptırımını gerektiren kabahat olarak nitelendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, sanık ...‘ın 5326 sayılı Kabahatler Kanun'un 40/1. maddesinde düzenlenen "kimliği bildirmeme" kabahatini oluşturan eyleminden dolayı yanılgıya düşülerek, "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçundan cezalandırılmasına ilişkin Osmaniye 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.09.2020 tarihli, 2018/519 Esas ve 2020/206 Karar sayılı mahkûmiyet hükmünün CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; bozma nedenine göre aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün görüldüğünden, yüklenen suç unsurları itibarıyla oluşmaması nedeniyle sanığın BERAATİNE, cezanın çektirilmemesine ve dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 07.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.