11. Hukuk Dairesi 2014/17114 E. , 2015/2118 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16/07/2014 tarih ve 2013/236-2014/194 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2011/00677 sayılı ve “...” ibareli marka başvurusuna, davalının 127124 sayılı “....” unsurlu markasını mesnet göstererek yaptığı itirazın, ... tarafından kabul olunarak 2013-M-3009 sayılı ... kararıyla başvurunun kısmen reddine karar verildiğini, oysa müvekkilin bir başkasının markasına benzer bir marka oluşturma veya bir başkasının markasından alıntı yapma isteği olmadığını, müvekkilin kendi ad ve soyadından oluşan kelimeleri, marka olarak tescil ettirmek istediğini ileri sürerek başvurunun reddine dair ... kararının iptaline, tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, iptali istenen ... kararının yerinde olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, ... markası ile müvekkilin ... markası arasında 556 sayılı KHK’nin 8/1-b bendi uyarınca iltibas tehlikesi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, her iki markanın tescil kapsamının aynı tür malları kapsadığı, başvuru markasının asıl unsurunun ... ibareli markanın bütünü, ret gerekçesi markanın asıl unsuru ise “...” olduğu, aynı tür mallar yönünden daha önceden tescilli, “...” ibareli markayı gören, bilen ve bu ürünlerden satın alan ortalama tüketici kitlesinin daha sonra aynı mallar üzerinde “...” ibaresini gördüğünde her iki marka arasında bağlantı bulunduğunu düşünme ihtimalinin yüksek olduğu, markalar arası benzerlik düzeyinin yüksek olduğu ve bu nedenle kısmen redde dair ... kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 18/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.