
Esas No: 2015/10799
Karar No: 2019/1325
Karar Tarihi: 04.03.2019
Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/10799 Esas 2019/1325 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2015/10799 E. , 2019/1325 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1-Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma
2-Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : 1-Mahkûmiyet (Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma suçundan)
2-Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararı (Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma)
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A)Sanık hakkında uyuşturucu madde kullanmak suçundan verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına yönelik kanun yolu talebinin incelemesinde;
Uyuşturucu madde kullanmak suçundan kurulan hüküm niteliği itibariyle itiraza tâbi olması nedeniyle, sanık müdafiinin bu konudaki temyiz isteği itiraz olarak kabul edilerek, itirazlarla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE,
B)Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
1-)Somut olayda, 12.01.2013 günü sanığın yapılan üst aramasında net ağırlığı 36,54 gram gelen 75 adet şeffaf küçük poşetler içerisinde esrarın, 03.04.2013 günü şahsın elinde bulunan ve üzerinde... yazılı değişik renklerden oluşan poşetin içesinde 199 adet şeffaf kilitli poşet içerisinde toplam net ağırlığı 328,30 gram gelen esrarın ele geçirildiği, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/1510 numaralı iddianamesi ile sanığın, uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma suçundan cezalandırılmasının ve verilecek cezanın TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümleri uyarınca arttırılmasının talep edildiğinin anlaşılması karşısında, koşulları oluştuğu halde sanık hakkında zincirleme suç nedeniyle, TCK"nın 43. maddesinin uygulanmaması, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların eleştiri ve aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-)Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2-)Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı’nca suç konusu uyuşturucu maddeden alınan şahit numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde olduğundan CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu durumların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1-)TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine "Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi,
2-)Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin kısmında "... uyuşturucu maddelerin" ibaresinden gelmek üzere "ve Adli Tıp Kurumu...Grup Başkanlığı tarafından suç konusu maddelerden tanık numunelerin" şeklinde ibarenin eklenmesi suretiyle,
Hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.