Esas No: 2021/35284
Karar No: 2022/1592
Karar Tarihi: 07.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/35284 Esas 2022/1592 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanıkların dolandırıcılık suçuyla suçlandıklarını ve mahkumiyet kararı verildiğini belirtiyor. Ancak, temyiz süresinin yanıltıcı bir şekilde 15 gün olduğu belirtilerek sanıkların kanun yolunda yanıltıldığı ve adil yargılanma hakkı ihlal edildiği ifade ediliyor. Bu nedenle sanıkların temyiz başvurusunun süresinde olduğu kabul ediliyor. Ayrıca, dolandırıcılık suçunun olağanüstü dava zamanaşımına uğradığından dolayı, davanın düşürülmesi kararlaştırılıyor. Kanun maddeleri olarak, 7035 sayılı Kanun'un 21. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 305 ila 326. maddeleri, 1412 sayılı CMUK'nin 310. maddesi ve 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri belirtiliyor.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Hükümden önce 05.08.2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ve Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarına karşı yedi gün olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği, ancak Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtaydan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK'nin 305 ila 326. maddelerinin uygulanması gerektiği ve 1412 sayılı CMUK'nin 310. maddesi uyarınca da temyiz süresinin bir hafta olduğu gözetilmeden temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilmek suretiyle yanıltıcı ifade kullanılmış olması nedeniyle; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.10.2015 tarihli 2015/11-120 Esas ve 2015/313 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, avukatlar da dahil olmak üzere başvurucuların kanun yolunda yanılmalarına sebep olunduğu gibi Anayasa Mahkemesinin 09.06.2016 tarihli kararına göre de bu durumun adil yargılanma hakkı kapsamında mahkemeye erişim hakkının ihlali niteliğinde bulunması karşısında, sanık ...'nın 11.10.2019 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek ve sanıkların üzerine atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle mahkemece dosyanın uzlaştırmacıya tevdi edildiği, ilk uzlaştırma teklifinin yapıldığı 10.07.2018 tarihinden uzlaşmanın sağlanamadığına ilişkin raporun uzlaştırma bürosuna verildiği 04.03.2019 tarihine kadar Ceza Muhakemesi Uzlaştırma Yönetmeliğinin 34. maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan yapılan incelemede;
Sanıklara yüklenen "dolandırıcılık" suçlarının Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği bu itibarla sanık ..., sanık ... müdafisi ve sanık ... müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun‘un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun‘un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 07.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.