20. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/883 Karar No: 2019/1748 Karar Tarihi: 13.03.2019
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/883 Esas 2019/1748 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, çekişmeli taşınmazın mera tahsis kararıyla orman vasfından çıkarılıp mera kaydının iptal edilerek Hazine adına tapuya tescil edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, bilirkişi raporu doğrultusunda çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğuna hükmetmiştir. Ancak, Davalılar aleyhine harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi 36/A madde gereği yapılamayacağından hüküm bu yönde düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri: 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi, 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi, 6099 sayılı Kanunun 36/A ve 17. maddeleri, geçici 11. ve 3. maddeleri, HUMK’nın 438/7. maddesi.
20. Hukuk Dairesi 2019/883 E. , 2019/1748 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava konusu ... köyü, 127 ada 3 parsel sayılı 4210250,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 1997 yılında yapılan kadastro çalışmasında ham toprak niteliğiyle davalı Hazine adına tescil edilmiş, daha sonra yörede 4342 sayılı Kanun kapsamında yapılan mera tespiti çalışmalarında taşınmaz mera olarak sınırlandırılmıştır. Davacı ... Yönetimi 22.02.2011 havale tarihli dilekçe ile çekişmeli taşınmazın 1064038.71 m²"lik kısmın kesinleşmiş orman kadastrosu içerisinde bulunduğu ve orman sayılan yerlerden olduğunu iddia ederek mera tahsis kararı ile mera özel sicil kaydının iptal edilerek taşınmazın bu kısmının orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazın fen bilirkişilerinin hazırladığı 09.08.2012 tarihli krokilerinde (A) harfi ile gösterilen 10644038,71 m²"lik kısmın tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4342 sayılı Kanun uyarınca verilen mera tahsis kararına itiraz, mera sicil kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre, davanın kabul edilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm kısmındaki "Peşin harcın mahsubu ile eksik olan 427,68 TL harcın davalılardan alınarak Hazineye irat kaydına, davacı tarafından yapılan 1.130,00 TL masrafın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 960,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine," cümlesinin hükümden çıkarılarak yerine ""Davacı ... Yönetimi harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına"" cümlesinin yazılarak düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 13/03/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.