14. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/1320 Karar No: 2010/1910 Karar Tarihi: 25.02.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/1320 Esas 2010/1910 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2010/1320 E. , 2010/1910 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.05.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil ve ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.04.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Bankası T.A.O. Vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 347 ada 12 sayılı parsel üzerinde inşa edilen binadaki dava konusu 1 numaralı meskenin eşi ... adına tapuda kayıtlı iken onun tarafından tapuda davalılardan ..."e temlik edildiğini, bu davalının taşınmaz üzerine diğer davalı ... Bankası T.A.O. lehine ipotek tesis ederek kredi kullandığını, daire üzerine ipotek tesis ettirerek kredi kullandığını, eşi ..."ın işlem tarihinde temyiz kudreti bulunmadığını, yapılan temlik işleminin geçersiz olduğunu ileri sürerek davalı ... üzerindeki tapu kaydının iptali ile diğer davalı ... Bankası T.A.O. lehine olan ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalı ... ..., taşınmazın kendisine bankadan kredi sağlanmak üzere bedelsiz devredildiğini, sağlanan krediyi kendisinin kullanmadığını, davacının eşi ve kardeşine verdiğini belirtmiştir. Davalı ... Bankası T.A.O.Genel Müdürlüğü vekili ise; iyi niyetli olduklarını, kredi kullanıldığında ve ipotek tesis edildiği sırada davalı ... ..."ün taşınmazın maliki olduğunu, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı ... Bankası T.A.O. Genel Müdürlüğü hükmü temyiz etmiştir. Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden çekişme konusu taşınmazın 06.09.2005 tarihinde tapuda malik olan ... tarafından davalılardan ..."e temlik edildiği, kayıt maliki olan ... ile davalı ... Bankası T.A.O. Polatlı Şubesi arasında konut kredisi sözleşmesi düzenlendiği kredinin teminatı olarak da banka lehine ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır. Görülüyor ki, ipotek işleminin tesis edildiği tarihte kayıt maliki borçlu olan davalı ..."dür. Kısaca bu kişinin taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisi mutlaktır. Türk Medeni Kanununun 1023.maddesi uyarınca tapu kütüğündeki tescile dayanarak iyi niyetle o gayrimenkul üzerinden işlem yapan kimselerin haklarının korunması gerekir. Başka bir anlatımla, iyi niyetli kimseler kütüğün görünüşüne inanmakta haklıdır. Bu kuralın tapu kütüğüne güven sağlamak için getirildiği de kuşkusuzdur (TMK m.1020). Somut uyuşmazlıkta; ipotek lehtarı davalı bankanın, Türk Medeni Kanununun 1024.maddesi kapsamında kalan, yani kötü niyetli üçüncü kişi olduğu ileri sürülmediği gibi bu konuda bir delil de getirilmediğinden, davalı bankanın diğer davalının ayni hakkı yolsuz olarak tescil edildiğini bilen veya bilmesi gereken kimse olduğunun kabulüne olanak yoktur. Dolayısı ile bankanın diğer davalı ile tesis ettiği ipotek işleminden doğan haklarının korunması gerekeceğinden, ipoteğin terkini talebinin reddi yerine bu istek de kabul edildiğinden karar bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... T.A.O. Vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 25.02.2010 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerektiği düşüncesinde olduğumdan, çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyorum.