16. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/16618 Karar No: 2015/484 Karar Tarihi: 03.02.2015
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/16618 Esas 2015/484 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2014/16618 E. , 2015/484 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 868 parsel sayılı 3.241,20 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1960 yılından beri ... tarafından kullanıldığı şerhi verilerek tarla niteliği ile davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli parselin 478 parsel olarak tapuda adına kayıtlı olduğunu, tapu kapsamı dışında kalan yaklaşık 757 m2"lik kısımda ise zilyetliği bulunduğunu belirterek, tapu kapsamı dışında kalan kısmın tapulu 478 parselden ayrılarak ... adına tescil edilmesi ve bu kısım üzerinde lehine zilyetlik şerhi verilmesi talebiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 866 parselin kadastro tespitinin iptali ile fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ve mavi renkle gösterilen 662,94 m2"lik kısmın taşınmazın diğer özelliklerinin kadastro tespit tutanağı gibi olmak üzere tarla olarak ... adına kayıt ve tesciline, taşınmazın 6831 sayılı Kanun"un 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarıldığının ve taşınmazın 1960 yılından beri ... kızı 25.03.1934 doğumlu ..."in kullanımında olduğunun kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesine, 868 parselden (A) harfi ile işaretli kısmın ifrazı ile kalan ve krokisinde sarı renk ve (B) harfi ile gösterilen alanların tapu kütüğünde olduğu gibi (2.484,00 metrekare olarak 1/2 hisse oranlarında ... kızı 25.03.1934 ... ve ... oğlu 14.02.1934 doğumlu ... adına) 478 parsel adı altında eski kaydı ile bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemenin 17.05.2012 tarihli kısa kararının hüküm kısmının (a) harfi ile gösterilen fıkrasında 866 parselin ... adına tesciline ilişkin hüküm kurulmadığı halde gerekçeli kararın hüküm fıkrasında tescil hükmü kurulmak sureti ile ve kısa kararın (b) harfi ile gösterilen fıkrasında dava konusu 866 parsel ile ilgili hüküm kurulduğu halde gerekçeli kararın aynı fıkrasında dava dışı 868 parsel ile ilgili hüküm kurulmak suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. Kısa karar ve gerekçeli kararın uyumlu olması gerektiği 10.04.1992 tarih ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İBK"da vurgulanmış olduğu gibi; bu husus, 6100 sayılı HMK"nın 298/2. maddesi ile de yasal düzenlemeye bağlanmıştır. Hal böyle olunca; mahkemece, önceki kararla bağlı kalınmaksızın çelişkinin giderilmesi suretiyle yeniden bir hüküm kurulması zorunlu olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 03.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.