20. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1740 Karar No: 2020/3889 Karar Tarihi: 06.07.2020
Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/1740 Esas 2020/3889 Karar Sayılı İlamı
Özet:
CEYHAN Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir uyuşturucu ticareti davasında sanık mahkum edildi. Yargılama giderleri hakkında verilen kararda, yargılama giderleri toplamının 20 TL'den az olması nedeniyle hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması gerektiği belirtildi. Ayrıca, hüküm kesinleştikten sonra yargılama giderlerinin terkin edilmesi gereken miktardan az olması halinde Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması gerektiği ifade edildi. Temyiz itirazlarından, hükmedilen gün para cezalarının adli para cezasına çevrilmesinde TCK'nın 52/1 maddesi yerine 52/2 maddesinin yazılması ve TCK'nın 53. maddesinin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği belirtildi. Hüküm düzeltildikten sonra onanmasına karar verildi. Kanun maddeleri olarak ise CMK'nın 324/4, 5271 sayılı CMK'nın 232/6, 5237 sayılı TCK'nın 52/2 ve 53. maddeleri ve Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler belirtilmiştir.
20. Ceza Dairesi 2019/1740 E. , 2020/3889 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : CEYHAN Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Hüküm tarihine kadar yapılan yargılama gideri toplamı, 5271 sayılı CMK"nun 324/4 maddesinde atıfta bulunulan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20 TL"den az olduğu halde yargılama giderinin sanıktan tahsiline karar verilmiş ise de, hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle hükmün kesinleştiği tarihte sanıktan tahsili gereken yargılama giderlerinin yukarıda açıklanan terkin edilmesi gereken miktardan az olması halinde Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görüldüğünden tebliğnamedeki bu konuya ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Hükmedilen gün para cezalarının, adli para cezasına çevrilmesine karar verilmesi sırasında 5237 sayılı TCK’nın 52/2. maddesi yerine TCK"nın 52/1 maddesinin yazılması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6. Maddesine, “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği” belirtilmeyerek TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması, 2- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu durumların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; 1- Hükmün gün adli para cezasının paraya çevrildiği bölümde bulunan "...TCK nun 52/1 maddesi" ibaresinin çıkarılarak yerine "TCK"nın 52/2. maddesi", "... tahsiline" ibaresinden sonra gelmek üzere " ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına" ibaresinin yazılması, 2- TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararı ile 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler sonrası oluşan durumuna göre, sanık hakkında TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi, Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.07.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.