11. Hukuk Dairesi 2014/16939 E. , 2015/2063 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/04/2014 tarih ve 2014/33-2014/79 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketçe “.....” ibareli markanın tescili için yapılan başvuruya müvekkilince “...” ibareli üç ayrı markası ile “.... ...” ibareli markalarıyla iltibas ve müvekkilinin tanınmışlık vasfı kazanan ve marka tescilinden doğan haklarına tecavüz oluşturacağı gerekçesiyle yapılan itirazın davalı ... Başkanlığı"nca reddedildiğini ileri sürerek, ... ’nın 05.04.2011 tarih ve 2011-M-797 sayılı kararının iptali ile davalı başvurusunun tümüyle reddi ile marka başvurusunun tescil edilmiş olması halinde hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, dava konusu kararın yerinde olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı şirket vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 06.11.2013 tarih, 2013/3698 E.- 2013/19764 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacının markalarının ... esas ve ayırt edici unsurlu oldukları, başvuru konusu işaretin de .... ibare ve biçimli olduğu, kapsamlarında bulunan ürünlerin aynı türden oldukları, aynı dağıtım kanallarından geçtikleri, aynı işyerlerinde sunuldukları, birbirleri yerine ikame edilme, rekabet etme ve birbirlerini tamamlama olanaklarının bulunduğu, ortalama düzeydeki tüketicilerin bu marka ve işaretin farklı işletmelere ait iki marka olduğunu algılamalarının mümkün olmadığı, ilişkilendirilme ihtimalinin bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalılar vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan ayrı ayrı alınmasına, 17.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.