18. Ceza Dairesi 2015/31705 E. , 2017/7194 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali, yaralama, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1-Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olmasının ve TCK"nın 53/1-(c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3. fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak, TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkarılması, TCK"nın 53/1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, sanığın kendi altsoyu üzerindekilerle sınırlı olmak üzere koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması, biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Mala zarar verme, yaralama ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Sanığın, balkonda uyumakta olan katılanın üzerinde bulunan örtüye yanıcı madde dökerek yakması biçimindeki eyleminin, yaralamaya teşebbüs ve mala zarar verme suçlarına vücut verdiği, bu şekilde sanığın, tek eylemiyle, Kanunun farklı maddelerinde düzenlenen suçları işlediğinin anlaşılması karşısında, TCK"nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima hükümleri kapsamında, yalnızca, en ağır yaptırımı bulunan mala zarar verme suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken, bu suçun yanında, yaralamaya teşebbüs suçundan da ayrıca hükümlülük kararı verilmesi,
b-Tanık ..."ın aşamalardaki anlatımlarında, sanığın, katılanın evinin balkonuna girmediğini beyan etmesi, katılanın ise sanığın balkona girdiğini yalnızca yargılamada dile getirmesi ve soruşturmadaki ifadesinde, örtünün yanması üzerine ateşi söndürüp sokağa baktığında sanığı sokakta kaçarken gördüğünü belirtmesi karşısında, konut dokunulmazlığının ihlali suçunun kanuni unsurlarının tespiti açısından, olay yerinde keşif yapılıp, anlatımlar arasında oluşan çelişkiler de giderildikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
c-Kabule göre de;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olmasının ve TCK"nın 53/1-(c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3. fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/06/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.