16. Hukuk Dairesi 2014/21831 E. , 2015/463 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "çekişmeli taşınmazın imar öncesi durumu ile önceki parsel numarasının kesin şekilde belirlenmesi, öncesinin 810 parsel dahilinde bulunduğunun saptanması halinde paftasına işlenmemiş olmasının nizalı taşınmazın imar çalışmalarından önce tapusuz olarak kabulüne olanak sağlamayacağının düşünülmesi; ancak, öncesi itibariyle tespit dışı bırakılan yerlerden ise tespit dışı bırakılma tarih ve niteliği saptanarak zilyetlikle edinim koşullarının, nizalı taşınmaz bölümünün tapuya tescil tarihi itibariyle oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayalı olarak nizalı parselin ... üzerindeki payına yönelik açılmış tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece davacı lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşmediği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece bozma kararına uyulmuştur. Kural olarak bozma kararına uyulmakla usuli müktesep hak oluşur. Bu durumda bozma ilamında belirtilen biçimde işlem yapılması zorunludur. Ne var ki; mahkemece bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiş, bozma ilamında zilyetlikle kazanma koşullarının nizalı taşınmazın tapuya tescil tarihi itibariyle oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi istenilmesine rağmen yeniden keşif yapılmamıştır. Ayrıca beyanı hükme esas alınan davacı tanığı ...ın, davacının taşınmazı 1978-1979 tarihinden beri kullandığı şeklindeki beyanı da, taşınmazın öncesinde ne durumda olup, kime ait olduğunu açıklamaktan uzak, soyut niteliktedir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. O halde; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; davacı tarafın bildirmiş olduğu tanıklar ile ziraat, inşaat ve fen bilirkişi heyeti aracılığıyla keşif yapılmalı, yapılacak keşifte, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmazın Kadastro Müdürlüğü tarafından bildirilen tespit dışı bırakılma nedeninin taşlık, tapu kayıt örneğinde ise boşluk olarak tescil harici bırakıldığı belirtildiğine göre imar ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, ekonomik amaca uygun zilyetliğin ne zaman başladığı, imar ve ihyanın tamamlandığı tarih ile taşınmazın tapuya tescil edildiği tarih arasında kazanmayı sağlayan zilyetlik süresinin dolup dolmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; ziraat bilirkişiden komşu parsellerle mukayese edilmek suretiyle taşınmazın toprak yapısı, evveliyatında da tarım arazisi olup olmadığı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, rapora taşınmazı değişik yönlerden çekilmiş komşu taşınmazlar ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğrafların eklenmesi istenilmeli; inşaatçı bilirkişiden taşınmaz içinde bulunduğu bildirilen evin yaşı ve kullanım yılı hususunda rapor alınmalı, ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 03.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.