Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/17253 Esas 2015/2034 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/17253
Karar No: 2015/2034
Karar Tarihi: 16.02.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/17253 Esas 2015/2034 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2014/17253 E.  ,  2015/2034 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07/07/2014 tarih ve 2014/78-2014/173 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin “...” ibareli marka başvurusunun, ... tarafından davalı şirkete ait ...."" ibareli markaya ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu gerekçesiyle KHK"nın 7/1 (b) maddesi uyarınca reddedildiğini, oysa markaların farklı olduğunu ileri sürerek, .... kararının iptaline ve müvekkiline ait marka başvurusunun ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... ve davalı şirket vekili davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, Davalı şirket aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine; davalı ... aleyhine açılan dava yönünden ise kararın gerekçe kısmında “... / ....” ibaresinin her iki markanın da ayırt edici unsuru olduğu, başvuru markasında ayrıca yer alan “....” ve “....” unsurunun tüketici zihninde iz bırakan ve markayı farklı kılan bir unsur olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş, hüküm kısmında ise davalı ... aleyhine açılan davanın kabulü ile; ... kararının başvurunun kısmen reddine dair kısmı yönünden iptaline karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava, ... kararının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece kararın hüküm kısmında davanın kabulü ile YİDK kararının iptaline karar verildiği, gerekçe kısmında ise davanın reddine karar verildiği belirtilerek, bu şekilde kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki yaratılmıştır. HMK"nın 297. maddesi uyarınca, kararın hüküm sonucu kısmında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekmektedir. Kararın hüküm fırkası ile gerekçesi birbirine sıkı sıkıya bağlı olup, aralarında çelişki bulunmaması gerekmektedir. Mahkemece anılan yasa hükmüne aykırı olarak, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunacak şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    2- Bozma sebep ve şekline göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalı ... vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden davacı ve davalı ..."ye iadesine, 16/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.