MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nun 158/1-f, 52/2, 52/4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın katılan ..."in yetkilisi olduğu ...Plastik Ltd. Şti.nden alışveriş yaparak ödemeyi suça konu Türkiye ... Bankası"na ait, keşidecisi ... olan, 05/10/2009 tarihli, 10.750 TL bedelli çek ile yaptığı, çekin bankaya ibrazında renkli fotokopi ya da yazıcı yoluyla tamamen sahte oluşturulduğunun tespit edildiği, sanığın çeki, alışverişte bulunduğu, çekte alacaklı ve ilk ciranta olarak gözüken ...Taşımacılık Dış Tic. Ltd. Şti. yetkilisinden aldığını beyan etmesine rağmen, ticaret sicil kaydında bu isimde bir şirketin olmaması, sanığın çeki aldığını beyan ettiği kişiye dair bir bilgi verememesi ve alışverişi ispata yönelik bir belge de sunamaması karşısında; atılı bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle haksız menfaat miktarı 10.750 TL olması da gözönüne alındığında tam gün sayısının asgari had olan 1075 günden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “1275 gün” ve “25.500 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “1075 gün“ ve “21.500 TL“ adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.