Dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/5152 Esas 2018/3439 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52, 58, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
TCK"nın 207/1, 58, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet


Dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, o yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın katılan ...’in kimlik bilgileri ile düzenlenmiş ancak kendi resmi yapıştırılmış olan sahte nüfus cüzdanı (başka dosyalarda hüküm kurulmuş olan) ile sahte abonelik sözleşmesi düzenlemek suretiyle ... numaralı sabit hattı aldığı ve bunu kullanarak oluşan borcu ödemediği iddia ve kabul edilen olayda;
a) Dolandırıcılık suçu yönünden; Eylemin nüfus idaresinin maddi varlığı olan nüfus cüzdanını sahte olarak kullanarak gerçekleştirmiş olması nedeniyle TCK 158/1-d maddesi gereği hüküm kurulması gerekirken vasıfta hataya düşülerek TCK 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması
b) Özel belgede sahtecilik suçu yönünden; 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun"un 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan, 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez"" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu ve sanığa ön ödeme önerisinde bulunularak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden "özel belgede sahtecilik" suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,15/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.