19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/2779 Karar No: 2018/1229 Karar Tarihi: 12.02.2018
1219 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/2779 Esas 2018/1229 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiş. Şikayetçi kurumun davaya katılma ve temyize yetkisi bulunmadığı gerekçesiyle temyiz istemi reddedilmiş. Sanığın temyiz istemi ise kabul edilmiş. Kararda, sanığın kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olarak TCK'nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedildiği ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 2015 tarihli bir kararı nedeniyle bu maddede iptal edilen hükümlerin yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş. Bu nedenle, hükmün bozulup yeniden değerlendirme yapılması yerine, TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yeniden yazılması büyük bir olasılıkla yeterli olacağı ifade edilmiş ve hüküm düzeltilebilir nitelikte olduğu için onanmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri ise şunlardır: 1219 Sayılı Kanun'a Aykırılık, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 317. ve 322. maddeleri, ve TCK'nın 53. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2016/2779 E. , 2018/1229 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi : ... SUÇ : 1219 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: 1-) Şikayetçi kurum vekilinin temyiz istemine dair; Açılan kamu davasının niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen İl Sağlık Müdürlüğü"nün davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığı halde mahkemece kanuna aykırı gerekçeyle kamu davasına katılan olarak kabulü şikayetçiye temyiz yetkisi sağlamayacağından şikayetçi vekilinin temyiz talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, 2-) Sanık ..."un temyiz isteminin incelenmesine gelince; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hükümden TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresi yazılmak suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.