(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2014/5300 E. , 2014/11875 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
...-DAVALILAR ..., ... VE ... VEKİLİ AVUKAT ..."İN TEMYİZİ YÖNÜNDEN;
Mahkeme kararı bir kısım davalılar vekili Avukat ..."e ........2009 günü tebliğ edilmiş olup, temyiz harcı ....07.2010 tarihinde alınmıştır. Bu durumda HUMK nun 432. maddesi hükmünde öngörülen ... günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/... Esas 1990/... Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE,
...-DAVACI KURUM VE DAVALILAR ..., ... VE ... VEKİLLERİ AVUKAT ... VE DAVALI ... VEKİLİ AVUKAT MÜKREMİN DEMİR"İN TEMYİZİ YÖNÜNDEN;
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
...-2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik .... maddesinin ....fıkrasının (f) bendi uyarınca bilirkişi kurulu, arazi niteliğindeki taşınmaz malın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak düzenleyeceği raporda, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit etmelidir. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarında ise özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça ... arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için aynı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik
....maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca, kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği gün itibarıyla dekar başına elde edilecek ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki ..., ... ve ... müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır.
Bu sebeple, bilirkişi kurulunca münavebeye alınan ürünlerin değerlendirme tarihi olan 2008 yılı itibarıyla sulu şartlarda dekar başına ortalama verim, ortalama toptan satış fiyatı ve dekar başına üretim giderine ilişkin veri listesine göre taşınmazın değerinin tespiti gerekirken yasaya ve Yargıtay uygulamalarına uygun düşmeyecek şekilde şeker pancarı, buğday, ayçiçeği ve fasulye ürünlerinin son beş yıllık veriminin ortalamasının değerlendirmeye esas alınması suretiyle taşınmazın değerinin belirlenmesi,
...-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan haciz şerhinin bedele yansıtılmamış olması,
Doğru görülmemiştir.
Ayrıca;
...-Anayasa Mahkemesi .... Bölümünün ........2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasanın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun .... maddesiyle 2942 sayılı Kanunun .... maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi ....04.2013) kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın .... maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; ....04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesinin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, ....04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden de hükmün bozulması gerekmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 01.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.