19. Ceza Dairesi 2016/15982 E. , 2018/1216 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Asıl ve birleşen dosya şikayet dilekçelerinde İİK’nın 345/a maddesine yönelik şikayet bulunmadığından tebliğnamede yazılı bu suç bakımından zamanaşımı içerisinde hüküm kurulabileceği yönündeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- İİK’nın 333/a ve 338. maddelerinden kurulan hükümler ile Sanık ... bakımından İİK’nın 331. maddesinden kurulan hüküm ve tazminat talebine ilişkin kurulan hükme yönelik incelemede,
Eylemlere, yükletilen suçlara ve tazminat talebinin kısmen reddine yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA;
2- Sanık ... hakkında İİK’nın 331. maddesinden kurulan hükme yönelik incelemede,
Başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek suçu şikayete konu eksiltilen malvarlığının aynı olması halinde ancak bir defa işlenebilen bir suç olup, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 43. maddesinin ikinci fıkrasında aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda bir cezaya hükmedileceğinin ancak bu cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadar arttırılacağının öngörülmesi cihetiyle, bu koşullar altında alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek suçunda sanık hakkında birden fazla şikayetin bulunması halinde tayin olunacak cezanın TCK"nın 43/2. maddesi uyarınca arttırılması gerekecektir.
UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedenleriyle sanık hakkında alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek suçundan verilip Dairemizin 2017/110 esasında kayıtlı olan ve aynı gün incelenerek bozulmasına karar verilen dosyanın bulunması karşısında; dosyaların birleştirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi zorunluluğu,
b)TCK"nın 51/3. maddesine aykırı olarak hükmolunan kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresi belirlenmemesi,
c)Sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulmasına rağmen kendisini vekille temsil ettiren şikayetçi lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
d)02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 331/1 maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nın 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 12/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.