15. Ceza Dairesi 2015/4896 E. , 2018/3408 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- TCK"nun 158/1-d-h-son, 35/2, 62, 52, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK"nun 204/1, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet (Sanık ... hakkında 58. madde)
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ... müdafii ve sanıklar ..., ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."ın, ... Nakliyat isimli şirkete annesi sanık ... ile birlikte ortak oldukları, sanık ..."nin ise ... Nakliyat şirketinde şoför olarak çalıştığı, katılanın iki aracını ...Nakliyat şirketine kiraladığı, 14.300 TL olarak biriken kira bedelleri hakkında anlaşmaları sonucu katılanın boş bir A4 kağıdına "...Turizmden 14.300 TL alacağım kalmıştır, bu paranın üzerinde bir talepte bulunmayacağım" şeklinde ibareler içeren belgeyi imzalayarak verdiği, daha sonra bu belgenin alt kısmı kesilerek, ön tarafına fotokopi yardımıyla senet görüntüsü oluşturulduğu, alacaklısı bölümünde katılanın isminin yer aldığı, 90.000 TL bedelli 04.07.2009 ödeme tarihli senet haline getirilerek, borçlu sıfatıyla sanık ... tarafından imzalandığı, böylece senedin arka yüzündeki katılanın imzasının senette cirosu varmış gibi gözüktüğü, sanık ..."ın da bu senedi ciro ederek, 25.07.2010 tarihinde .........) İcra Müdürlüğü’nde kambiyo senetlerine özgü takip başlattığı, katılanın itirazı üzerine takibin durduğu, bu şekilde sanıklar fikir ve eylem birlikteliği ile hareket ederek, resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilen olayda;
1- Sanık ..."nin resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Mahkemece sanığın yokluğunda verilen 18/07/2013 tarihli hükümler, sanığa usulüne uygun şekilde 25/07/2013 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen CMUK"nın 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 06/09/2013 tarihinde temyiz edilmesi nedeniyle, aynı Kanun"un 317. maddesi uyarınca, temyiz talebinin süre yönünden; REDDİNE,
2- Sanıklar ... ve ...’ın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıkların savunmaları, katılan beyanları, tanık anlatımları, borçlusu sanık ..., alacaklısı katılan ... olarak düzenlenmiş, 04.04.2009 tanzim ve 04.07.2009 vade tarihli 90.000 TL bedelli senedin, başka bir amaçla düzenlenmiş ve imzalanmış bir belgenin üzerine senet görüntüsünün oluşturulması ve alt-üst-sol kenarlarının kesilmesi ve üzerinin isteğe uygun olarak doldurulması suretiyle sahte olarak oluşturulduğu, senedin bu haliyle iğfal kabiliyetini haiz olduğu görüş ve kanaatin bildirildiği ekspertiz raporu ve dosya kapsamına göre; sanıkların eylemlerinin resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafiinin suç işleme kastının olmadığı ve eksik inceleme ile ceza tayin edildiği nedenine dayanan, sanık ...’ın herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3- Sanıklar ... ve ...’ın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, Tefenni Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 21.12.2011 tarih ve 2011/97 sayılı iddianamesinde, sanıklar hakkında TCK"nın 204/1 maddesi gereğince resmi belgede sahtecilik suçundan kamu davası açıldığı, iddianamedeki sevk ve tavsife göre "nitelikli dolandırıcılık" suçundan açılmış bir dava bulunmadığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.06.1997 gün ve 88/147 sayılı, 15.11.2016 tarih ve 2016/14-335-419 sayılı kararları ile benzer nitelikteki birçok kararında da belirtildiği üzere; bir olayın açıklanması sırasında başka bir olaydan söz edilmesi o olaydan da dava açıldığını göstermeyeceği, bu nedenle nitelikli dolandırıcılık suçundan açılan bir davanın bulunmadığı gözetilmeden, iddianame anlatımından davanın nitelikli dolandırıcılık suçunu da oluşturacağından bahisle verilen görevsizlik kararı esas alınarak nitelikli dolandırıcılık suçundan yazılı şekilde hükümlerin tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafii ve sanık ...’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, aynı kanunun 325. maddesi gereğince bozmanın temyiz talebi reddedilen sanık ...’ye sirayetine, 14/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.