Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/17344
Karar No: 2015/1972
Karar Tarihi: 16.02.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/17344 Esas 2015/1972 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2014/17344 E.  ,  2015/1972 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 09/07/2014 tarih ve 2014/24-2014/165 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin eski ortağı olduğu dava dışı limited şirketin davalı bankada bulunan hesabından keşide edilen 14.06.2005 tarihli 17.500 TL bedelli çekin karşılıksız çıkması sebebiyle davalı tarafından müvekkili hakkında şikayette bulunulduğunu, Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2006/223 E. sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucunda 28.09.2006 tarihinde müvekkilinin mahkumiyetine karar verildiğini, oysa müvekkilinin dava konusu çekin karşılıksız çıktığı 14.06.2005 tarihinden önce, 24.05.2005 tarihli TSG’nde ilan edilen ve 13.05.2005 tarihinde noterden düzenlenen limited şirket hisse devir sözleşmesi ile hissesini tüm aktif ve pasifleri ile birlikte dava dışı ..."a devrettiğini, müvekkili hakkında karşılıksız çek keşide etmek suçundan yakalama kararı çıkarıldığını, bu karar nedeni ile müvekkilinin süresiz çalışma izninin tehlikeye girdiğini, ikamet süresi uzatım işlemlerinin bekletmeye alındığını, davalı bankanın daha sonra imza sirküleri konusunda yaptığı yanlışlığı bildirmesi üzerine yargılamanın iadesi talebinde bulunulduğunu, yapılan yargılama müvekkilinin beraatına karar verildiğini, müvekkilinin sınır dışı edilmesini önlemek için Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen 450 TL adli para cezasını ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, şimdilik 450 TL maddi 50,000 TL manevi tazminatın temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, her ne kadar müvekkili tarafından çek hesabı sahibine ait imza sirküleri konusunda yanlışlık yapılmışsa da, çek üzerindeki imza ile sirkülerdeki imza karşılaştırılmadan iddianame düzenlendiğini ve açılan davada da yeterli araştırma yapılmadan adli para cezasına hükmedildiğini, bu nedenle iddia edilen zarar ile davalı banka eylemi arasındaki illiyet bağının kesildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı bankanın çek hamili olmamasına rağmen davacı hakkında karşılıksız çek keşide etmekten şikayette bulunduğu, şikayet üzerine davacının terk ettiği şirket adresine Teb K"nun 35. maddesi uyarınca tebligatlar yapılarak davacıya savunma hakkı tanınmaksızın mahkumiyet kararı verildiği, davacı hakkındaki yasal sürecin davalı bankanın hatalı bildirimde bulunması ile başladığı, davalı bankanın hatalı işlemi nedeniyle davacı hakkında haksız ceza davası açılarak adli para cezasına mahkum edildiği, davacının emniyet güçlerince alıkonulduğu ve yabancı olması sebebiyle çalışma ve oturma izninin tehlikeye girdiği, bankalar nezdinde itibarsız müşteri konumuna düştüğü, davalı bankanın dikkatsiz ve özensiz eylemleri neticesinde davacının maruz kaldığı durumlar nedeniyle manevi tazminat yükümlülüğü altında bulunduğu, davacının maddi tazminata ilişkin herhangi bir delil ve belge ibraz edemediği gerekçesiyle, davacının maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 20.000,00 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1,024,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 16/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi