11. Hukuk Dairesi 2014/16856 E. , 2015/1954 K.
"İçtihat Metni"ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/04/2014 tarih ve 2011/207-2014/93 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkil şirketin Almanya"da faaliyet gösterdiğini, otomotiv sektöründe kullanılan bir takım kimyasal ürünleri üretip pazarladığını, daha öncesinde davalıya ait şirketle iş yaptıklarını, sonrasında Türkiye pazarına daha etkin bir biçimde girmek amacıyla ..."yi kurduklarını, müvekkilinin ve davalını bu şirketin %25"er oranda hisseli ortağı olduğunu, davalının 24.04.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi"nde yayımlanan şirket ana sözleşmesi uyarınca 10 yıl süreyle müdür olarak görevlendirildiğini, 08.03.2010 tarihine kadar şirketi münferiden temsile yetkili müdür sıfatıyla görev yaptığını, görev yaptığı dönem içerisinde müdürlük vazifesini gereği gibi icra etmemek, kendisine duyulan güveni kötüye kullanmak ve bir takım yetkisiz işlemler yapmak suretiyle şirketi ve müvekkilini zarara uğrattığını, bu nedenle 08.03.2010 tarihinde müdürlük yetkisine son verildiğini ileri sürerek davalının şirketin içini boşaltması, birtakım muvazaalı işlemler nedeniyle menfaat temin etmesi ve görevini kötüye kullanması nedeniyle oluşan zarara binaen 15.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iddialarının yersiz olduğunu, müvekkilinin çabaları sonrasında saygın bir yere gelen şirketin davalının tutumları nedeniyle mal tedarikinde sorun yaşadığını ve kapanma noktasına geldiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacı vekilince sunulan 31.05.2013 tarihli dilekçe ile talep edilen tazminatın miktar ve hangi nedenlerden kaynaklı olarak talep edildiğinin açıklandığı, alınan bilirkişi raporu ve toplanan deliller uyarınca iddia edilen zararların ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, limited şirketi temsile yetkili müdürün sorumluluğuna ilişkindir. Dava konusu eylemlerin gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı TTK"nın 556. maddesi atfıyla limted şirketi temsile yetkili müdürlerin sorumluluğunun belirlenmesinde aynı yasanın anonim şirketlere ilişkin hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.Anonim şirketlerde yasa ve ana sözleşmenin kendilerine yüklediği görevleri gereği gibi yerine getirmeyen yönetim kurulu üyeleri, bu yüzden oluşan zararlar nedeniyle ortaklığa, ortaklara ve ortaklık alacaklılarına karşı sorumludur. Ancak; dolaylı zarara sebebiyet veren eylemler nedeniyle şirket ortağı tarafından alacak isteminde bulunulması halinde, TTK"nın 340, 309. maddeleri uyarınca dava sonucunda
hükmedilecek tazminatın zarar verilen şirket yararına hükmedilmesi yönünde talepte bulunulmalıdır. Somut olayda, davacı vekilince hükmedilecek tazminatın müvekkili olan davacıya ödenmesi talep edilmiş olup mahkemece bu husus nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru görülmemiş ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın HMK"nın 3. maddesi delaletiyle mülga HUMK"nın 438/son madde ve fıkrası uyarınca onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, kararın HMK"nın 3. madde delaletiyle mülga HUMK"nın 438/son. maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.