11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/16654 Karar No: 2020/1489 Karar Tarihi: 18.02.2020
Açığa imzanın kötüye kullanılması - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/16654 Esas 2020/1489 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, açığa imzalanarak kendisine verilen boş senedi anlaşmaya aykırı olarak doldurup kullanmakla suçlanmıştır. Ancak, bu eylem belgede sahtecilik suçunu oluşturmamaktadır. Senedin anlaşmaya aykırı olarak sonradan doldurulması ise \"açığa imzanın kötüye kullanılması\" suçunu meydana getirmektedir. Ancak, senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğunun yazılı delil ile ispat edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, sanık hakkında yazılı delil bulunmadığından beraat yerine mahkumiyet hükmü verilmesi yasaya aykırıdır. 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri, 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi olarak belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2017/16654 E. , 2020/1489 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Açığa imzanın kötüye kullanılması HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanığın, katılan tarafından açığa imzalanarak kendisine teminat için verilen boş senedi, aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak doldurup kullandığı iddiasıyla açılan kamu davasında, sonradan boş kısımların doldurulması eyleminin belgede sahtecilik suçunu oluşturmayacağı, senedin aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak sonradan doldurulması şeklindeki eylemin “açığa imzanın kötüye kullanılması’’ suçunu meydana getireceği ancak Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 24/03/1989 tarihli 1988/1-1989/2 sayılı ilamında açıklandığı üzere; senedin anlaşmaya aykırı kullanıldığının yazılı delille ispatı zorunlu olup, Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun (Hukuk Muhakemeleri Kanunu) cevaz verdiği haller dışında iddianın yazılı delille ispatı gerekeceği ve somut olayda sanığın savunmasında atılı suçu kabul etmemesi karşısında; senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğuna veya bedelsiz kaldığına ilişkin yazılı delil sunulmadığı gibi yazılı delil başlangıcı kabul edilebilecek bir delil de mevcut bulunmadığı gözetilmeden, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle sanık hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan,5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 18.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.