1. Hukuk Dairesi 2015/11073 E. , 2015/12960 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ÇORLU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2013
NUMARASI : 2012/528-2013/53
Taraflar arasında görülen ecrimisil, maddi tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı şirket vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.05.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı İmpaz İnş. ve Nak. Gıda Turz. Oto Alım Satım Emlak Mad. Mak. Alet San. ve Tic. A.Ş. vekili Avukat N...... K............ ile temyiz edilen davalı B.. O.. geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davacı S.. T.. vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin ve asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ............. tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, ecrimisil ve maddi tazminat isteklerine ilişkindir.
Davacı, kayden maliki olduğu 23 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 3675 m2 lik bölümünün komşu 24 parselde kiracı bulunan davalı şirket tarafından kum yığmak suretiyle kullanıldığını, ayrıca taşınmazın büyük bölümünün kazılıp 84.550 m3 kum çıkarılarak haksız kazanç elde edildiğini, taşınmazın jeolojik yapısının bozulduğunu, tarım yapılamaz hale getirildiğini ileri sürerek 3675 m2 lik bölüm yönünden 7.350,00 TL ecrimisil, haksız kazanç elde ettiği 200.000,00 TL kum bedeli ve taşınmazın tarım arazisi niteliğini kaybetmiş olması nedeniyle değer farkı olarak 40.000,00 TL nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket, davacının eski hale getirilmesi isteği ile açtığı derdest dava bulunduğunu, taşınmazda uzun süreli işgalinin olmadığını, tazminatın toprak bedeli olarak hesaplanması gerektiğini belirtip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı Basri, aleyhine açılan davanın reddine, 200.000,00 TL kum bedelinin davalı şirketten tahsiline, diğer isteklerin reddine ilişkin verilen kararın temyizi üzerine karar Yargıtay 3. Hukuk Dairesince, "taşınmazın işgali nedeniyle talep edilen dönemle ilgili ecrimisil bedelinin hesaplatılması; yeniden tarımsal faaliyette bulunulabilmesi yönünde arazide yapılması gereken işlemler bakımından harcama kalemlerinden doğan giderinde uzman bilirkişiler aracılığıyla tesbit ettirilmesi, taşınmazın işgal edilen bölümünün rayiç değerini de belirledikten sonra oluşacak sonuç doğrultusunda (taşınmazın rayiç değeri ile sınırlı olarak) davalı şirket aleyhine tazminata karar verilmesi" gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, 2.289,63 TL ecrimisilin ve taleple bağlı kalınarak 40.000,00 TL eski hale getirme bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı şirketten tahsiline, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
./..
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucunda bilimsel verilere uygun olarak hesaplanan ecrimisilin hüküm altına alınmış olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacının tüm, davalı şirketin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Hemen belirtilmelidir ki; bozmaya uyan mahkemenin bozma kararında belirtildiği şekilde işlem yapmak ve orada gösterilen doğrultuda hareket etmek zorunluluğu bulunmaktadır. Bozmaya uyulmuş olmakla taraflar yararına usûli kazanılmış hak doğar. Bu durum kamu düzeni ile ilgili olup gözardı edilmesi yasal değildir.
Somut olaya gelince; Çorlu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/1082 esas sayılı dava dosyasında taraflar arasında görülen çekişme konusu taşınmaz hakkında elatmanın önlenmesi,ecrimisil ve eski hale getirilmesi istekli davanın kabulüne karar verildiği, özellikle eski hale getirilmesi yönündeki yerel mahkeme kararının derecattan geçerek 14.4.2006 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Ne var ki; davalı tarafın yargılama aşamasında taşınmazın eski hale getirildiğini ileri sürerek yeniden keşif yapılıp taşınmazın son durumunun tespiti yönündeki itirazlarına rağmen mahkemece bu konuda araştırma yapılmadan bilirkişi heyetinden alınan ek rapor ile yetinilerek sonuca gidilmiştir.
Hâl böyle olunca; mahkemece, alanında uzman jeoloji mühendisininde bulunduğu yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak yerinde yeniden keşif yapılması, taşınmazın eski hale getirilip getirilmediğinin denetime olanak verecek şekilde saptanması, eski hale getirilmemiş ise Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin bozma ilamında değinildiği şekilde tazminatın hesaplanıp taşınmazın işgal edilen bölümünün rayiç değeride gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Davalı şirketin bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davalı İmpaz ve İnş. Nak. Gıda Tur. Oto vekili için 1.100.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin diğer temyiz edenden alınmasına, 11.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.