17. Hukuk Dairesi 2014/23164 E. , 2017/6027 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın, davacılar murisinin idaresindeki araca çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılar için 50.000,00"er TL. maddi ve 50.000,00"er TL. manevi tazminatın, kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş; 02.07.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 286.680,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar vekili, davalı sürücüye atfedilen kusuru kabul etmediklerini, davacıların maddi zararlarının davalının sigortacısı tarafından karşılandığını, davacıların zararlarının belirlenmesinde esas alınacak desteğin gelirinin resmi belgelerle ispat edilmesi gerektiğini, istenen tazminatların fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 135.480,00 TL. ve ... için 47.757,00 TL. maddi tazminat ile davacılar için 10.000,00"er TL. manevi tazminatın, kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, manevi tazminatın takdirinde TBK"nın 56 (eski BK 47) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre; davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle, ölenin yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
TBK"nun 53. maddesi (BK"nun 45/2. md.) gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Destekten yoksunluk zararının hesabında, müteveffanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır.
Dava dilekçesinde, desteğin ... Ltd. Şti"nin işlerini koordine ettiği ve şirketin kazandığı ihalelerden % 12 pay aldığı, şirketin son aldığı ihalenin bedeli de gözetildiğinde desteğin aylık gelirinin 2.500,00 TL. olduğu iddia edilmiş; bu iddiayı ispat bakımından, tanık, şirketten temin edilen yazı örneği ve şirketin aldığı ihale belgelerine dayanılmıştır. Hükme esas alınan 21.04.2014 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; desteğin koordinatörlüğünü yaptığı iddia olunan şirketin vergi kayıtlarına göre irdeleme yapılarak, şirketin beyan edilen gelirini dahi aşacak miktarda desteğe ödeme yapılması mümkün olmayacağından, davacı tarafın gelire ilişkin iddiasının gerçekçi olmadığı; ancak desteğin yaptığı işin mahiyetine göre kazancının asgari ücretin 2 katı oranında olabileceği varsayımı ile hesaplama yapıldığı görülmektedir.
Dosya kapsamına göre; desteğin koordinatörlüğünü yaptığı iddia olunan ... Ltd. Şti. ile bağını ortaya koyan hiçbir resmi belgenin bulunmadığı (... kaydı, ortaklığa ilişkin ticaret sicil kaydı vs.), desteğin akrabasının ortaklığı bulunan şirket tarafından verilen belgenin her zaman düzenlenebilecek ve resmiyeti bulunmayan bir belge olduğu, bu belgenin şirket resmi kayıtlarıyla uyumlu olmadığı, diğer yan delillere göre desteğin anılan şirket ile bağı bulunduğu kabul edilse dahi, desteğin bu şirketten elde ettiği kazancı belgeleyen hiçbir resmi kaydın bulunmadığı açıktır. Bu itibarla, desteğin yaptığı iş ve ölümünden önce elde ettiği kazanç net bir şekilde, belgeye dayalı olarak ispat edilmiş olmadığından, tazminat hesaplamasının asgari ücret üzerinden yapılması gerekmektedir.
Bu durumda mahkemece, desteğin ölümünden önce elde ettiği gelirin asgari ücret düzeyinde olduğu kabul edilerek, bu gelir üzerinden hesaplama yapılması konusunda, rapor düzenleyen aktüerya uzmanından ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; hüküm kurmaya elverişli olmayan rapor doğrultusunda, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 6,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına 29/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.