17. Hukuk Dairesi 2015/65 E. , 2017/6023 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki hayat ... poliçesinden kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısman kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacının davalı şirkete vefat, kaza ve hastalığa bağlı sakatlık ... poliçesi kapsamında sigortalı olduğunu, %94 oranında iş göremez kaldığını, davalı şirkete yapılan başvuru sonucunda kendilerine 62.500 TL ödeme yapıldığını, ancak 117,500 TL ödeme yapılması gerekliğini bildirerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 55.000 TL alacağın rizikonun gerçekleşme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir
Yargılama sırasında davacının ölümü ile mirasçılarının davaya katılımı sağlanarak davaya devam edilmiştir.
Davacı vekili 09/12/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava konusu tazminat alacaklarını 7.500,00 TL attırdıklarını bildirmiştir.
Davalı vekili; davacının rahatsızlıklarının poliçenin tanzim tarihinden önceki bir tarihte başlamış olması nedeniyle davacının tazmin talebinin kısmen kabul edildiğini, genel hüküm niteliğindeki TTK "nun 1290 maddesine göre sigortalının beyan ve ihbar mükellefiyeti bulunduğunu, ancak sigortalının rahatsızlığını bilmesine rağmen müvekkil şirkete bildirmediğini, beyan yükümlülüğünün kasıtlı ihlalinde "sigortacı riziko gerçekleşmiş olsa bile sözleşmeden cayabilir ve prime hak kazanır" hükmünün bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 55.000,00 TL"nin 03/03/2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ıslah edilen fazlaya ilişkin talebin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, vefat, kaza ve hastalığa bağlı sakatlık ... poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Dosya kapsamına göre, davacıların murisi ..."in davalı nezdinde ilk olarak 31.12.2006 tarihinde ... yaptırdığı, poliçenin aynı şartlarda 1 yıllığına yenilendiği anlaşılmaktadır.
... sözleşmesi kurulurken sigortalıya yüklenen doğru bilgi verme (ihbar) yükümlülüğünü düzenleyen 6762 sayılı TTK"nın 1290. maddesi( 6102 sayılı TTK 1435,1439 ve 1440. maddeler) her ne kadar mal sigortalarına ilişkin bulunmakta ise de, ..."ın yerleşik kararları ile hayat sigortalarında da uygulanmaktadır. Hatta anılan bu düzenleme, Hayat Sigortası Genel Şartlarının C-2.2. maddesi ile sözleşme hükmü halini almıştır.
Gerek TTK’nın 1290. maddesi ve gerekse Hayat Sigortası Genel Şartlarının C-2.2. maddesi düzenlemesine göre ... şirketinin sorusu üzerine veya her hangi bir soru sorulmadan (dolayısı ile buna ilişkin bir form doldurulmadan) sigortalı, sözleşmesinin yapılması sırasında kendisinin bildiği ve sigortacının sözleşmeyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını gerektirecek bütün halleri sigortacıya bildirmekle yükümlü olup, formun doldurulmamış olması sigortalının sağlığına ilişkin konularda sigortacıya bildirimde bulunma yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Şayet sigortalı tarafından var olan hastalık kasten bildirilmemiş ise sigortacının sözleşmeden cayma hakkı sözkonusudur.
Somut olayda, poliçenin düzenlenmesi sırasında sigortalının hastalığını kasten gizleyip gizlemediği, dolayısı ile ihbar yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı önem kazanmaktadır.
Dosya kapsamından sigortalının kendisine sağlığı ile ilgili sorular yöneltildiği ve kasıtlı olarak sağlık sorunlarını gizlediği belirlenemediği gibi, bu durum ispat edilmiş de değildir.
Ancak ... sözleşmeleri karşılıklı güven esasına dayanan ve beyana göre düzenlenen sözleşmelerdir. Hayat sigortası yapılması sırasında geçirilen veya teşhis edilen bir hastalık var ise bunun bildirilmesi iyi niyetin gereğidir. T.T.K. 1290.madde ve 6102 sayılı T.T.K"nın 1435 ve devamı maddeleri ise sigortalının kasıtlı olarak sağlık durumunu gizlemesi haricinde eğer sigortacının sorumluluğunu ağırlaştıran ve daha fazla prim almasını gerektiren bir halin varlığında ise teminatın indirilmesi gerekmektedir. Somut olayda da sigortalının (müteveffa ...) 09.08.2006 tarihinde preproltfaratif diabatik ratinopati bulgularının mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Sigortalı, davalı sigortacı ile 31.12.2006/2007 tarihlerini kapsayan hayat sigortası sözleşmesi yapmış ancak sağlığı ile ilgili hiç bir soru yönlendirilmemiş ve sözleşmeden önce teşhis edilen hastalıktan 27.03.2009"da vefat ettiği bu durum gözönüne alındığında yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre tazminatın ödenen prime göre proporsiyon hesabı yapılarak bulunması gerektiğinden içinde ... hukukçusununda bulunduğu uzman bilirkişi kurulundan rapor alınarak bir karar vermek gerekirken yazılı olduğu üzere davanın kabulüne karar verilmesi isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı taraf lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 29/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.