Esas No: 2016/10881
Karar No: 2020/11301
Karar Tarihi: 23.11.2020
Danıştay 6. Daire 2016/10881 Esas 2020/11301 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/10881
Karar No : 2020/11301
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …Belediye Başkanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … İli, … İlçesi, … Mevkii, … pafta, … parsel sayılı taşınmaza ilişkin olan 03.02.2014 tarihli imar durumu belgesi ile dayanağı imar planı değişikliği yapılmasına ilişkin … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda;dava dosyasındaki mevcut bilgi ve belgeler ile mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde hazırlanan bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinden, 2000 tarihinde yapılan uygulama imar planının üst ölçekli plan olan 2000 tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun hazırlandığı, 2011 tarihinde yapılan ve dava konusu işlem ile iptal edilen uygulama imar planı değişikliğinin ise, üst ölçekli 1/5000 ölçekli imar planına aykırı olarak yoğunluk arttırıcı nitelikler taşıdığı, bu yönleriyle şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, üst ölçekli plana ve kamu yararına uygun olmadığı görüldüğünden, söz konusu 2011 tarihli imar planı değişikliğinin iptal edilerek taşınmazın önceki durumuna getirilmesine ilişkin … tarihli, …sayılı belediye meclis kararının hukuka uygun olduğu, öte yandan, dava konusu taşınmaz için verilen 03.02.2014 tarihli, 135 sayılı imar durumu belgesi yönünden yapılan incelemede söz konusu imar durum belgesinin, dayanağı 2000 tarihli uygulama imar planına uygun olarak hazırlandığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Temyize konu kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava dosyasının incelenmesinden; … İli, … İlçesi, …Mevkii, … pafta, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda … tarihli, …sayılı belediye meclisi kararı ile 04.08.2000 tarihli belediye meclis kararı ile kabul edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planında değişiklik yapılmasına karar verildiği, 02.01.2014 tarihli, 15 sayılı Bulancak Belediye Meclisi kararı ile … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararı ile kabul edilen imar planı değişikliğinin iptal edilmesine ve 04.08.2000 tarihli belediye meclisi kararıyla kabul edilen uygulama imar planına geri dönülmesine karar verildiği, söz konusu taşınmaz için 03.02.2014 tarihli imar durum belgesi alınması üzerine anılan imar durum belgesi ile dayanağı … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan halinde, nazım imar planı; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları gösteren ve uygulama imar planının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile beraber bir bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.
3194 sayılı Kanunun "Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması" başlıklı 8.maddesinde, "Planların hazırlanmasında ve yürürlüğe konulmasında aşağıda belirtilen esaslara uyulur.
a) Bölge planları; sosyo - ekonomik gelişme eğilimlerini, yerleşmelerin gelişme potansiyelini, sektörel hedefleri, faaliyetlerin ve alt yapıların dağılımını belirlemek üzere hazırlanacak bölge planlarını, gerekli gördüğü hallerde Devlet Planlama Teşkilatı yapar veya yaptırır.
b) İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir.Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar.
Belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planlar valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır. Valilikçe uygun görüldüğü takdirde onaylanarak yürürlüğe girer. Onay tarihinden itibaren valilikçe tespit edilen ilan yerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. İtirazlar valiliğe yapılır, valilik itirazları ve planları onbeş gün içerisinde inceleyerek kesin karara bağlar.
Onaylanmış planlarda yapılacak değişiklikler de yukarıdaki usullere tabidir.
Kesinleşen imar planlarının bir kopyası, Bakanlığa gönderilir. İmar planları alenidir. Bu aleniyeti sağlamak ilgili idarelerin görevidir. Belediye Başkanlığı ve mülki amirlikler, imar planının tamamını veya bir kısmını kopyalar veya kitapçıklar haline getirip çoğaltarak tespit edilecek ücret karşılığında isteyenlere verir.
...
e) Kamu kurum ve kuruluşları veya plan müellifleri; ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından plana ilişkin görüşlerini alır. Kurum ve kuruluşlar, görüşlerini en geç otuz gün içerisinde bildirmek zorundadır. Görüş bildirilmesi için etüt ve analiz gibi uzun süreli çalışma yapılması gereken hallerde ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının talebi üzerine otuz günü geçmemek üzere ilave süre verilir. Bu süre içerisinde görüş bildirilmediği takdirde plan hakkında olumsuz bir görüşün bulunmadığı kabul edilir.
f) Kentsel asgari standartlar, Bakanlıkça belirlenen esaslar doğrultusunda çevre düzeni planı ile belirlenebilir. Uygulamaya ilişkin kararlar, yörenin koşulları, parselin bulunduğu bölgenin genel özellikleri, yapının niteliği ve ihtiyacı, erişilebilirlik, sürdürülebilirlik, çevreye etkisi dikkate alınarak ve ölçüleri verilerek Bakanlıkça belirlenen esaslara göre uygulama imar planında belirlenir...." hükmü yer almaktadır.
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 27. maddesinde "İmar planlarında bulunan sosyal ve teknik alt yapı alanlarının kaldırılması, küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz. Zorunlu hallerde böyle bir değişiklik yapılabilmesi için: 1- İmar planındaki durumu değişecek olan sosyal ve teknik altyapı alanındaki tesisi gerçekleştirecek ilgili yatırımcı Bakanlık ve kuruluşların görüşü alınacaktır. 2- İmar planındaki bir sosyal ve teknik alt yapı alanının kaldırılabilmesi ancak bu tesisin hizmet götürdüğü bölge içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir." hükümleri yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde hazırlanan bilirkişi raporunda, "2000 tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planının üst ölçekli 2000 tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun hazırlandığı, 2011 tarihli uygulama imar planı değişikliğinin ise; dava konusu 154 sayılı parselin E=2.00 koşullu planlanmasının 1/5000 ölçekli nazım imar planının yoğunluk kararlarına aykırı ve yoğunluk arttırıcı nitelikte olduğu, plan genelinde önerilen ayrık nizam 3 ve 4 katlı yapılaşmaya aykırı olarak 6 katlı yapılaşma koşulu getirmesinden dolayı çevre nizamı ile dikeyde uyumsuz olduğu, plan genelinde önerilen ayrık nizam konut yapılaşmasına aykırı olarak emsal koşulu ile planlanmasından dolayı çevre nizamı ile yatayda uyumsuz olduğu, 2000 tarihli nazım imar planında ve uygulama imar planında müstakil bir ada olarak planlanmış ve konut alanlarından yollar ile ayrılmış oyun alanının 2011 tarihli uygulama imar planı değişikliği ile kaldırılarak … sayılı parsele bitişik planlanmasının oyun alanının niteliksel açıdan kullanım potansiyelini düşürdüğü, nazım imar planı paftasındaki mekânsal kurguya biçimsel olarak aykırı olmasının yanısıra işlevsel olarak da oyun alanı niteliğinin zayıfladığı gerekçeleriyle, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, üst ölçekli planına ve kamu yararına uygun olmadığı, imar mevzuatına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına aykırı olduğu görüşüyle 06.05.2011 tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğini iptal ederek 04.08.2000 tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planına dönülmesi yönünde karar getiren … tarihli, … sayılı belediye meclis kararı ile yapılan işlemin kamu yararına uygun olduğu, … tarihli, … sayılı imar durumu belgesi incelendiğinde de parselasyon aşaması gözetilerek henüz ham kadastro parseli olan … sayılı dava konusu taşınmaza yapılaşma koşulu getirmemesinin doğru olduğu, parselasyon ile imar parselleri oluşturulduktan sonra yapılaşmaya esas imar çapının düzenleneceğinin anlaşıldığı yolunda tespitlerde bulunulmuşsa da anılan tespitler şekil yönünden olmayıp işin esasına ilişkindir.
Yeni imar planının kabulü veya imar planının mahkeme kararıyla iptal edilmesiyle imar planı yürürlükten kalmış olur. Danıştay Altıncı Dairesinin yerleşik içtihatlarında plan değişikliğinin geri alınması ile önceki imar planının kendiliğinden yürürlüğe girmeyeceği, aksine plan değişikliğine konu alanın plansız konuma düşeceği, dolayısıyla bu alanda yürürlükte olan mevzuata göre yetkili olan idarece yeni bir imar planı yapılması gerekeceği hükme bağlanmıştır. Uyuşmazlıkta 2000 tarihli uygulama imar planı 2011 tarihli uygulama imar planının kabul edilmesiyle yürürlükten kalktığından idare tarafından imar planı değişikliği yapılması aşamasında önceki imar planındaki kullanım kararına benzer kullanım belirlenecekse de bu belirleme yapılırken anılan mevzuat hükümleri doğrultusunda plan hazırlama tekniklerine uygun silsile takip edilerek gereken prosedürün yerine getirilmesi ve imar planının kabul edilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, önceki uygulama imar planının yürürlüğe gireceğine ilişkin … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararıyla kabul edilen imar planı değişikliğinin plan hazırlama tekniklerine aykırı olduğu sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Öte yandan, davacı satın aldığı tarihte dava konusu taşınmazın yapılaşma şartının dava konusu imar planı değişikliği ile düşürüldüğü gerekçesiyle dava açmışsa da dava konusu işlemin emsal yönünden değerlendirilmediği dikkate alındığında hukuka aykırılık tespitinin emsal artışı anlamına gelmeyeceği, idarece plansız kalan taşınmazın imar planı yapılırken mevzuat hükümleri ve üst ölçekli planlara göre değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Diğer taraftan, imar durumu belgesine yönelik olarak dayanağı imar planına ilişkin verilecek karara göre yeniden karar verilmesi gerektiği açıktır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 23/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.