MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
04.11.2009 tarihli kararımızda davalıya karar ve temyiz dilekçesi tebliğinin usulsüz olduğu, ayrıca temyiz başvuru harcının alınmadığı belirtilerek bu eksikliklerin giderilmesi için dosya mahkemesine iade edilmiştir. Yerel mahkeme, başvuru harcını tamamlatmıştır. Ancak davalıya temyiz dilekçesi tebliğ edilmemiş, kararın davalıya tebliğine ilişkin mazbatada tebligatın 21.maddeye göre yapıldığı belirtilmiş ise de haber verilen komşunun imzası alınmamış, imzadan imtina ettiği de belirtilmemiştir. Tebligat yasasının 20,21 ve özellikle tüzüğün 28.maddesi uyarınca muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz iseler tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek, beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak imzalaması gerekir. Gösterilen şekil geçerlilik koşuludur. (Y.H.G.K.’nun 29.12.1993 tarihli 1993/18-778-876 sayılı kararı) Olayımızda haber verilen komşunun imzası alınmamıştır. (Teb. K.md.23/7) Bu hali ile davalı kadına kararın tebliği usulsüzdür. Usulüne uygun olarak karar ve temyiz dilekçesinin davalıya tebliği ile yargılama sürecinin gereksiz yere uzamasına sebebiyet verilmemesi, bu durumun tekrarı halinde sorumluları hakkında gerekli disiplin işleminin yapılması ve dosyanın eksiklikler tamamlandıktan sonra gönderilmek üzere yerel mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.09.03.2010 (Salı)