Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2008/20813 Esas 2010/2187 Karar Sayılı İlamı

Davacı,20.8.1998 tarihinde ölen sigortalı oğlundan dolayı ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tesbitine   karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin   kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı  vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.  
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz  itirazlarının reddine ;
2- Dava, davacının 20.08.1998 tarihinde ölen sigortalı  oğlundan ölüm  aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece davacıya 01.09.2003 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelere göre davacının oğlu sigortalı M. Y.’ın 01.08.1979-30.09.1982 tarihleri arasında  184 gün 506 sayılı Yasa"ya tabi zorunlu, 29.11.1984-24.12.1991 tarihleri arasında  2545 gün 1479 sayılı Yasa"ya tabi zorunlu,  01.01.1993-01.01.1996 tarihleri arasında 540 gün 2925 sayılı Yasa"ya tabi  sigortalılığı    olmak üzere ,toplam 3269 gün pirimi ödenmiş hizmeti bulunduğu,20.08.1998 tarihinde vefat ettiği en son hizmetinin 2925 sayılı Yasa"ya tabi geçtiği ,19.03.2007 tarihinde ölüm aylığı talebinde bulunan  hak sahibi davacının herhangi bir gelir ve aylığının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
2829 sayılı Yasa"nın 8/2.maddesi gereğince ölüm aylığı hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu  Kurumca,kendi mevzuatına göre bağlanacağından davacıya 2925 sayılı Yasa hükümleri esas alınarak aylık bağlanması gerektiği açıktır.
Öte yandan 2925 sayılı Yasa"nın 4447 sayılı Yasa ile değişik 39.maddesinde bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde 506 sayılı Yasa"nın 99.maddesinin uygulanacağı bildirilmiştir.
506 sayılı Yasa"nın 99.maddesinde ise ölüm sigortalarından hak kazanılan gelir ve aylıkların hakkı doğuran olay tarihinden itibaren beş yıl istenmez ise zamanaşımına uğrayacağı,bu durumda olanların gelir ve aylıklarının yazılı istek tarihini takibeden aybaşından itibaren başlayacağı bildirilmiştir.
Mahkemece ölüm  aylığının talep tarihini takip eden aybaşı olan “ 01.04.2007” tarihinden itibaren bağlanması gerektiğinin tespiti  yerine yazılı gerekçelerle 01.09.2003 tarihinden itibaren  ölüm aylığı  bağlanması gerektiğinin tesbitine karar verilmesi usul ve  yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 01.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.