Esas No: 2015/5056
Karar No: 2020/5170
Karar Tarihi: 23.11.2020
Danıştay 10. Daire 2015/5056 Esas 2020/5170 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/5056
Karar No : 2020/5170
DAVACI: ...
DAVALILAR: 1- ... Bakanlığı
VEKİLİ: ...
2- ... Genel Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. ...
3- ... Valiliği
DAVANIN KONUSU:
1. Davacının silahsız özel güvenlik görevlisi olarak çalışmasının uygun görülmemesine ilişkin Ankara Valiliği Özel Güvenlik Komisyonunun ... tarih ve ... sayılı kararının,
2. Bu kararın dayanağı olan Özel Güvenlik Hizmetleri Birleştirilmiş Genelgesi’nin “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması” başlıklı bölümünde yer alan “Usul” alt başlıklı 6.1. maddesinin (ç) bendinin iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Davacı tarafından, özel güvenlik görevlisi olarak çalışabilmesi bakımından durumunun 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’un 10. maddesine uygun olduğu, hakkında verilen kararın denetimli serbestlik ve tedavi uygulanmasına ilişkin olduğu, Genelge’nin normlar hiyerarşisine uygun olmadığı, 5188 sayılı Kanun’a aykırı olduğu, dava konusu işlemlerin iptal edilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVALILARIN SAVUNMALARI:
Davalı İçişleri Bakanlığı tarafından, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile idareye verilen icrai karar alma yetkisinin hukuki sınırlarına çıkılmadan düzenlenen Genelge maddesi ile söz konusu hususun, hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır ve uygulanabilir bir şekilde kurala bağlandığı, işlemlerin hukuka uygun olduğu, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Davalı Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından da benzer ifadelere yer verilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Davalı Ankara Valiliği tarafından ise dava konusu işlemin Genelge hükmüne uygun olduğu, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ: ...
DÜŞÜNCESİ: Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI: ...
DÜŞÜNCESİ: Dava; 5188 sayılı Yasa kapsamında "silahsız özel güvenlik görevlisi" olarak çalışmak için almış olduğu temel eğitim sertifikası ile özel güvenlik görevlisi olarak çalışmak amacıyla başvuran davacının isteminin reddine dair Ankara Valiliği Özel Güvenlik Komisyonunun ... gün ve ... sayılı kararının ve işleme dayanak alınan İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğünün "Genelgelerin Birleştirilmesi"ni konu alan 17.7.2012 gün ve 2012/71 sayılı Genelgesinin "Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması" başlıklı 6.1.ç. maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
Kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesine ilişkin esas ve usulleri belirlemek amacıyla yürürlüğe konulan 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanunun 5'inci maddesinde, "Özel güvenlik şirketlerinin kurucu ve yöneticilerinde bu Kanunun 10'uncu maddesinin (a) ve (d) bentlerinde belirtilen şartların aranacağı ve 14'üncü maddesinde belirtilen özel güvenlik temel eğitimini başarıyla tamamlamış olmaları gerekir." hükmüne yer verilmek suretiyle özel güvenlik görevlilerinde aranan şartlar belirlenmiştir. Öte yandan; 26'ncı maddesinde de, bu Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin, İçişleri Bakanlığınca bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde çıkarılacağı, hükmüne yer verilmiş; söz konusu Kanun hükümlerine dayanılarak yürürlüğe konulan Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 13'üncü maddesinde ise, "Mülki idare amirleri, özel güvenlik uygulamasını ve özel güvenlik tedbirlerini halkın can ve mal güvenliğinin ve kamu hürriyetlerinin korunması amacıyla denetlemeye, özel güvenlik görevlilerinin yetkisini aşan uygulamaları kaldırmaya ve alınan güvenlik tedbirlerinin değiştirilmesini veya ilave tedbirler alınmasını istemeye yetkilidir." hükmü yer almıştır.
Anayasaya ve üst hukuk kurallarına uygun olması şartıyla, idarelerin görev alanlarını ilgilendiren konularda ve yürüttüğü hizmetle ilgili yasa, tüzük ve yönetmeliklerin uygulanmasına açıklık getirilmesi amacıyla her zaman genelge yayınlama yetkisi bulunduğu açıktır.
Halkın can ve mal güvenliği ve kamu hürriyetlerinin korunması, güvenlik zaafiyetine neden olunmaması ve bu konudaki çalışmalar sürdürülürken bu süre içerisindeki uygulamalara açıklık getirilmesi amacıyla, 81 İl Valiliğine dağıtımı yapılan İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğünün 17.7.2012 gün ve 2012/71 sayılı Genelgesi ile uygulamanın kolaylaştırılması, ortaya çıkan tereddütlerin giderilmesi, yoruma açık hususların açığa kavuşturulması ve bu yüzden zaman zaman ortaya çıkan karışıklığın önüne geçilebilmesi için emir ve genelgelerin tek bir metin haline getirildiği; bu durumun verilen hizmetlerin özelliği ve sorumluluğu dikkate alındığında, genelge ile düzenlemeye gidilmesi; Anayasa ve 5188 sayılı Yasanın yukarıda belişrtilen hükümlerine aykırılık oluşturmamaktadır.
Bu durumda; özel güvenliğin sağlanmasındaki usul ve esasları belirleyen, Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte yer verilmeyen hususların, dava konusu Genelgenin 6.1.ç maddesinde "5188 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi (d) bendinde belirtilen şartları taşımasına rağmen hakkında yapılan güvenlik soruşturması olumsuz olan şahıslara çalışma izni verilip verilmemesine il özel güvenlik komisyonu karar verebilecektir." belirtilmek suretiyle kural haline getirilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ:
... Sulh Ceza Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararı ile davacı hakkında “kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak” suçundan (suç tarihi: 15/02/2013) dolayı tedavi olana kadar tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmolunmasına, denetimli serbestlik tedbirinin tedavi sona erdikten sonra 1 yıl süre ile devamına karar verilmiştir. Anılan karar 07/05/2014 tarihinde itiraz edilmeden kesinleşmiştir.
Özel güvenlik görevlisi eğitimini tamamlayarak temel eğitim sertifikası alan davacı tarafından silahsız özel güvenlik görevlisi olarak çalışabilmek amacıyla 03/04/2015 tarihinde Ankara Valiliğine başvurulmuştur.
Bu başvuru, dava konusu Ankara Valiliği Özel Güvenlik Komisyonunun ... tarih ve ... sayılı karar ile reddedilmiştir. İstemin uygun görülmediği 04/05/2015 tarihinde davacıya tebliğ edilmiştir.
Bunun üzerine, davacı tarafından bakılan dava açılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
İlgili Mevzuat:
5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun'un (dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki hâliyle) "Özel güvenlik görevlilerinde aranacak şartlar" başlıklı 10. maddesinin (d) bendinde; "Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık veya fuhuş suçlarından mahkûm olmamak." şartlarına yer verilmiş, "Çalışma izni" başlıklı 11. maddesinde ise; "Özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecekler ile özel güvenlik şirketlerinde, alarm izleme merkezlerinde ve özel güvenlik eğitimi verecek kurumlarda kurucu ve/veya yönetici olarak çalışacaklar hakkında valilikçe güvenlik soruşturması yapılır. Soruşturma sonucu olumlu olanlara, bu Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen özel güvenlik temel eğitimini başarıyla bitirmiş olmak şartıyla, valilikçe çalışma izni verilir. Ateşli silah taşımayacak özel güvenlik görevlileri hakkında sadece arşiv araştırması yapılır. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması bir ay içinde tamamlanır. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması her beş yılda bir yenilenir. Göreve başlayan özel güvenlik görevlileri işveren tarafından onbeş gün içinde valiliğe bildirilir. Özel güvenlik görevlilerinde aranan şartlardan herhangi birisinin kaybedilmesi halinde çalışma izni iptal edilir." hükmü ve "Kimlik" başlıklı 12. maddesinin 1. fıkrasında da; "Özel güvenlik görevlilerine valilikçe kimlik kartı verilir. Kimlik kartında görevlinin adı ve soyadı ile silahlı ya da silahsız olduğu belirtilir." hükmü yer almıştır.
17/07/2012 tarih ve Bakanlık Genelge No:2012/42, Emniyet Genel Müdürlüğü Genelge No:2012/71 sayılı Özel Güvenlik Hizmetleri Birleştirilmiş Genelgesi'nin "Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması" başlıklı bölümünde yer alan "Usûl" alt başlıklı 6.1. maddesinin (ç) bendinde; "5188 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi (d) bendinde belirtilen şartları taşımasına rağmen hakkında yapılan güvenlik soruşturması olumsuz olan şahıslara çalışma izni verilip verilmemesine il özel güvenlik komisyonu karar verebilecektir." düzenlemesi yer almaktadır.
Dava konusu Genelge'nin 6.1. maddesinin (ç) bendinin incelenmesi:
5188 sayılı Kanun'un (dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki hâliyle) yukarıda aktarılan maddelerinden görüleceği üzere; özel güvenlik görevlisi olabilmek için Kanun'un 10. maddesinde sayılan şartların taşınmasının yanı sıra 11. maddede belirtilen, valilikçe yapılacak arşiv araştırması/güvenlik soruşturması sonucunun da olumlu bulunması gerekmektedir. Bu durumda, idare, Kanun'un 10. maddesinde aranılan şartların açık ve somut olması nedeniyle bağlı yetki içerisinde iken; 11. maddesinde belirtilen araştırma ve soruşturma sonuçlarını değerlendirme yönünden takdir yetkisine sahiptir.
Bu durumda, 5188 sayılı Kanun'un 10. maddesinin (d) bendinde belirtilen şartları taşımasına rağmen hakkında yapılan güvenlik soruşturması olumsuz olan kişilere çalışma izni verilip verilmemesi hususunda il güvenlik komisyonuna takdir yetkisi tanıyan dava konusu Genelge düzenlemesinde üst hukuk normu olan 5188 sayılı Kanun'a aykırılık bulunmamaktadır.
Dava konusu Ankara Valiliği Özel Güvenlik Komisyonunun ... tarih ve ... sayılı kararının incelenmesi:
Davacının, kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçuna konu fiilinden dolayı hakkında açılan davada, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği görülmektedir. Bu durumda, davacı hakkında verilmiş bir mahkûmiyet kararı bulunmasa da davacının fiilinin sabit olduğu, bu fiilin de özel güvenlik hizmeti ile bağdaşmadığı kuşkusuzdur.
Davacının yargılandığı davadaki suçun, 5188 sayılı Kanun'un 11. maddesi kapsamında idare tarafından yapılan arşiv araştırması/güvenlik soruşturması sonucunda ulaşılan bilgi ve belgelere dayanılarak saptanması üzerine, davacının isteminin uygun görülmemesine ilişkin komisyon kararında, kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel güvenlik hizmetinin önem ve niteliği de dikkate alındığında anılan Kanun ve Genelge hükümlerine aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Özel Güvenlik Hizmetleri Birleştirilmiş Genelgesi'nin 6.1. maddesinin (ç) bendinin iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE,
2. Ankara Valiliği Özel Güvenlik Komisyonunun ... tarih ve ... sayılı kararının iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE,
3. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam ... TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ... TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
5. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra isteği halinde davacıya iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 23/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.