Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı banka vekili, dava dışı asıl borçluyla imzalanan kredi sözleşmelerine davalının kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine yapılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline ve tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı bankanın asıl borçluya başvurmadan kefil olan davalı hakkında icra takibi yapamayacağı, düzenlenme tarihi ve kefalet limiti yazılı olmayan kredi sözleşmesi nedeniyle davalının kefaletinin geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davaya Tüketici Mahkemesinde bakılabilmesi için davanın taraflarından birinin tüketici olması ve uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun uygulanmasından doğması gerekmektedir. Somut olayda uyuşmazlık genel kredi sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredi alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup niteliği itibari ile 6762 sayılı TTK."nın 4. maddesinde bankacılık işlemi olarak sayılan ticari dava vasfındadır. Ticari davaların Tüketici Mahkemesinde görülmesi mümkün değildir.Görev, kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmelidir. Bu durumda mahkemece ticari dava niteliğindeki davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 27.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.